farklı ülkelerde farklı biçimlerde demlenip, farklı yiyeceklerle birlikte ikram edilen içecek..
http://yemek.com/farkli-ulkelerde-cay-nasil-icilir/#.vqcq5lcjjiu
muhabbetin yanında en iyi giden tek şey.
amerika tarihinde önemli bir yer tutar.
ingilizler'in çaydan alınan vergiyi yükseltmesi sonucu halk, galeyana gelir ve "behey gavur tohumları sabi sübyan aç açık gezer, ahali yiyecek ekmek bulamaz; fakirin çayına karışmayın bari" diyip 1773 yılında britanya'dan gelen çayları denize dökerek isyan ederler. daha sonra büyüyen isyanlar, britanya'nın olayları sert bir şekilde bastırmak istemesi sonucu daha büyür. sonra silahlı mücadele ile amerika bağımsızlığına kavuşur. george washington'un da "çaysız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur, no çay no america" dediği rivayetler arasında mıdır bilemiyorum.
ilave bilgi: bu olaylar siyaset tarihi literatüründe boston tea party olarak adlandırılmakta olup, şu an amerika'da bu adda bir muhafazakar parti de bulunmaktadır.
bu topraklarda 100 küsur yıllık bir mazisi var.dönemin yöneticileri üretemini ve dağıtımını bir süre denetim altında tutmuşlar.ilk zamanlar ''malayaniye sebep olmaktadır, caiz değildir'' fetvası veren alimler olmuş.çay tüketimini asıl patlatan olay ise savaş yıllarındaki yoksulluktur.yoksul düşen halk daha pahalı olan eski alışkanlığı kahvenin yerine, çayı tercih etmeye başlamış ve bir daha bırakmamış.
küçük bir hile ile bir bardakta altı su, üstü çay yapılabilir içecek.
bir trabzonlu hayatımda hiç içmedim, tadına dahi bakmadım. içmem de dedi.
sebebi ise; bilinçaltıymış. çernobil olayının yaşandığı zamanlar 2 yaşlarında imiş. nükleer kalıntılardan ötürü evde çay içilmemesi gerektiği sıkça konuşuluyormuş. ziyadesiyle etkilenmiş ki çaydan ömründe bir yudum almışlığı dahi yokmuş.
çay içmedim de içmem diyen biri hem de trabzonlu. duyanların şaşkınlığı hala geçmiş değil.