dili,soyu yoktur.. her yürek ehli anlar bu dili. konuşmasa da aynı dili merhamet tüm güzelliğiyle konuşur karşıdakine.. merhamet rahmanın en büyük lütfudur. i̇man ehli müttakilerin fârik vasfıdır. öyle ki bu kullarından bahsederken mevlamız “rahmanın kulları…” diye hitap eder furkan suresi 63-74 ayeti kerimelerinde. i̇nsanda “güzel ahlak” kavramının bütünleştiği en yüce sıfattır o yüzden. her güzel ahlaklı insan merhametlidir.her merhametli insan güzel ahlaklıdır… kemal noktası aleyhissalatuvesselam efendimiz.. ona benzemek nasip olsun hepimize. merhametin hasını tadalım ruhumuzda.. şefkatin hasını bilelim ona yaklaşarak… ötesi lafı güzaf..
i̇nsanın temel özelliği. merhamet etmek, gerçekten insan olduğumuzun göstergesi. turnusol kağıdı da hayvanlara karşı tavrımız. hayvana merhamet etmeyen insana da etmiyor. steril şartlarda hissettiğimiz şey merhamet midir, bizi zorlayan durumlarda merhamet edebilir miyiz? açken, uykusuzken örneğin… bizimle aynı imkanlara sahip olamadığı için farklılaşmış halk tabakalarına örneğin… merhamet nasıl güçlendirir ve nasıl dönüştürücü bir güç olur, hem bizi hem merhamet ettiğimizi?.. (*)
günümüzde teşekkür edilecek bir duygu haline gelmesi üzücü
(bkz:reis bey)https://youtu.be/wvj8-0xyyew
empati ile mümkün olan duygu.karşımızda canlı ve cansız her şeye empati kurmayı öğrenmeliyiz.
muhabbetin tezahürüdür. bir kişiye veya herhangi bir canlıya içsel muhabbet zirve yapınca dışarı aktarımı merhamet oluyor.#469558 bunun en güzel örneği.
bâyezid-i bistâmî hazretleri bir yerden bir yere seyahat ederken bir ağaç altında oturur ve yemek yer. yemeğini bitirip yoluna devam eder, hayli yol aldıktan sonra torbasının üzerinde bir karınca görür. hazret: -"allah'ın bu mahlûkunu vatanından cüda ettim" diyerek gerip dönüp karıncayı o ağacın altına bırakır. i̇şte merhametin müşahhas misali be sözlük..
her insanda olması gereken mücevher.
insanı insan eden bir hiss-i kudsidir.
lakin insandaki kuvveler hadd edilmemiş, limit koyulmadığından bunda da ifrat veya tefri ederse ziyandadır. evet nefis ve şeytan müsbet huylardan menfi devşirmekle mümini hüsranda bırakır. ifrat ve tefritle hayrı şerre tebdil ettirir.
merhamette ifrat nasıl olur?
el cevap: cenab ı hakkın merhametinden ileri merhametini sürerse ifrat etmiş olur. cehennem lüzumsuz mudur? cehenneme müstehak olana acımak ifrattır. rabb-i rahimin merhametinden ileri merhametliyim demek edepsizliktir, itikaden zaaftır.
merhamette tefrit nasıl olur?
el cevap: bazı oluyor sebeplere bakınca merhamet liyakati görünüyor, ama kadere bakınca adelet görünüyor. mesela devlet-i aliyenin hüsranına adalet-i ilahiye cihetinden bakınca bu hüsranın hak edildiğini görüyoruz. amma sebepler cihetinden bakılınca merhamete layık bir hüzünlü hal görünür. işte burada kul eğer kendisini ilahi makama koyar bakarsa tefrit eder ve der ki: 'iyi oluyor hak etmişti'.. işte bu ziyandır. kader adalet etse de biz musibetzede olan kardeşimize himmet etmek bizim vazifemizdir.
lakin insandaki kuvveler hadd edilmemiş, limit koyulmadığından bunda da ifrat veya tefri ederse ziyandadır. evet nefis ve şeytan müsbet huylardan menfi devşirmekle mümini hüsranda bırakır. ifrat ve tefritle hayrı şerre tebdil ettirir.
merhamette ifrat nasıl olur?
el cevap: cenab ı hakkın merhametinden ileri merhametini sürerse ifrat etmiş olur. cehennem lüzumsuz mudur? cehenneme müstehak olana acımak ifrattır. rabb-i rahimin merhametinden ileri merhametliyim demek edepsizliktir, itikaden zaaftır.
merhamette tefrit nasıl olur?
el cevap: bazı oluyor sebeplere bakınca merhamet liyakati görünüyor, ama kadere bakınca adelet görünüyor. mesela devlet-i aliyenin hüsranına adalet-i ilahiye cihetinden bakınca bu hüsranın hak edildiğini görüyoruz. amma sebepler cihetinden bakılınca merhamete layık bir hüzünlü hal görünür. işte burada kul eğer kendisini ilahi makama koyar bakarsa tefrit eder ve der ki: 'iyi oluyor hak etmişti'.. işte bu ziyandır. kader adalet etse de biz musibetzede olan kardeşimize himmet etmek bizim vazifemizdir.
(bkz:merhametine dön)