cehennem ateşinin göz alıcı ışığından bahseden söz. bi'nevi beddua.
kabirlerine birer adet florasan lamba konulası insanlardır.
bi nevi belediyeye 'şu mezarlığı aydınlatın' temennisidir herhalde.yoksa ışıklar içinde nasıl yatılır değil mi?
sırat köprüsünde ayak kaydıran sebeplerden biri de mezarında fazlaca ışığa maruz kalıp göz kamaşması yaşamaktır. önünü bile göremezsin sonrasını biliyorsunuz.
ayrıca ''mezarında rahat uyunsun''un zıddı bir temennidir. şu fani dünyada bile kim gözüne ışık gire gire rahat uyuyabilir ki orada uyusun.
ayrıca ''mezarında rahat uyunsun''un zıddı bir temennidir. şu fani dünyada bile kim gözüne ışık gire gire rahat uyuyabilir ki orada uyusun.
ışıkların ne fayda ettiğini düşündüren, ne kadar da manadan yoksun konuşuyoruz dedirten bir söylem.
bir tane bayan da (pınar altuğ galiba) mezarına yıldızlar yağsın demişti.
nurlar içerisinde yatasıca.
rutkay aziz'in antalya altın portakal film festivalinde yaptığı konuşmada hayatta olmayan sinemacılar için kullandığı tabir. cümleyi ilk duyduğumda geri sardırıp tekrar dinledim acaba farklı bir şey ima ediyor da ben mi anlamadım diye. gayet de doğru anlamışım oysa.
evet, öteki aleme intikal eden meslektaşlarına 'ışıklar içinde yatsın' temennisinde bulunuyordu.
'nur' kelimesinin ihtivasının algılanamamasından ötürü kaynaklanan islami kavram hazımsızlığının yansıması olan bir cümle gibiydi.
ne diyelim sizin ölüleriniz ışıklar içinde, bizimkilerde nur içinde yatsın.
evet, öteki aleme intikal eden meslektaşlarına 'ışıklar içinde yatsın' temennisinde bulunuyordu.
'nur' kelimesinin ihtivasının algılanamamasından ötürü kaynaklanan islami kavram hazımsızlığının yansıması olan bir cümle gibiydi.
ne diyelim sizin ölüleriniz ışıklar içinde, bizimkilerde nur içinde yatsın.