dertli itiraf – dertli sözlük
kendimi keşfetmekten, insanların dünyasına dahil olmaktan büyük mutluluk tanımıyorum. i̇nsani ilişkiler ve yol insanı terbiye eder.
freni patlamış bir arabanın içindeyim ve her halükârda ölecek gibiyim. günlerdir uykusuzum,gerginim. mantığım her zaman iki adım önde giderken bugün o nerede? malayani,maraz adına ne varsa heybemde sanki.. allahım dünya denilen zillete ben de mi gönlümü kaptırdım? sahi ölsem şimdi huzuruna getirebileceğim hiçbir şeyim var mı acaba? beynim, arı kovanı gibi binlerce soru var ve her biri bir yandan kemiriyor. vicdanım,sanki üzerine kalın bir toz örtü inmiş. fe eyne tezhebun?
bu yaşıma geldim hala eylül ayında sabah serinliğini hissederek okula gitmeye alışamadım.hatta nefret ediyorum. çocukluk travmalarımı bulup o saklandıkları yerden çıkarıp ağzını burnunu kırdıktan sonra rahat bir nefes alıcam ve şu kaygı bozukluğumsu histen kurtulucam sanırım. freud allah seni bildiği gibi yapsın. (bkz:okuldan korkan öğretmen)
benim için yazılmış bir şiir dergide yayınlanmış. elime tutuşturuldu. ama öküzün tekiyim. yazan keşke bunu bilse.
birçok hususu göz önünde bulundurduğumda evlenmem gerektiğine kanaat getiriyorum ama kaderin üzerimdeki elini gördükçe özgürlüğümden verdiğim düşüncesi beni zorluyor ve her defasında ''allah korusun'' diyorum. trajikomik ve bir o kadar incitici.
çok üzülerek söylüyorum ki bencilim. i̇nsanlarla mekan arkadaşlığı yaptıktan sonra iletişimimi sürdürmeyi pek sevmiyorum. beni arayanlara dönüyorum. bir derdim olduğunda birilerini arıyorum ya da canım isterse. bununla birlikte bana istedikleri anda ulaşmalarına izin vermem. bunu özel alanıma yapılmış bir müdahale gibi algılarım. uzun süreli arkadaşlığım olmadı, hepsi de benim yüzümden bitti. biten arkadaşlıklarım beni üzmüyor. hemen başka biriyle arkadaş olurum. ortalama bir insanım. ortalamanın üzerinde değer gördüğümde karşı tarafın benden çıkarı olduğunu düşünürüm. hastalıklı bir yapım var biliyorum. elimde olsa kendimi çöpe atardım. ama bi o kadar da kendimi seviyorum. i̇nşaallah değişirim.