dertli itiraf – dertli sözlük
yan tarafımdaki koltukta oturan kurs arkadaşıma tam bir sene boyunca 'galip' diye hitap ettim.

kursun bitmesine iki hafta kala öğrendim ki meğer adı ' talip ' miş. (*)
daha önce tarafımdan girilmiş tanımlarda yer alan bazı bilgileri okurken ilk kez duymuş gibi notlar alıyorum sonra tanımı giren kişiye bakınca kendi adımı görüyor ve yok artık bunadım ben diyorum.
öyle bir ödevim var ki, konusu "ötekileştirme" olan. değinecek o kadar şey var ki, ama içimden yapmak gelmiyor. bizden farklı olana duyulan nefret ve bununla baş etme yöntemlerimiz kısmına, benim asıl referans aldığım kaynakları belirtmeden yazacak olmam zoruma gidiyor.
itiraf.. makam ve mevki hırsı.. nefsim ve arzularımla savaşıyorum, hep yeniliyorum, ilahi söze rağmen.

"ey insanlar, gerçekten, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. şüphesiz, allah katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. şüphesiz allah, bilendir, haber alandır." (hucurat suresi, 13)

bediüzzaman said nursi bir sözünde şu şekilde ifade eder:
"… makam mevki sevgisinden gelen şöhretperestlik ateşiyle ve şan ve şeref perdesi altında insanların sevgisini kazanmak, nazar-ı dikkati kendine celbetmekle enaniyeti okşamak ve nefsine bir makam vermektir ki, en mühim bir ruhi illet olduğu gibi "gizli şirk" tabir edilen riyakârlığa, bencilliğe kapı açar, ihlası zedeler…" risale-i nur külliyatı, i̇hlas risaleleri, s.45
çocukken anneme sokağa iniyorum der, beyazıt kapalıçarşı'ya kaçardım. şimdi anneme itiraf ettiğim anılardır.
çocukluğumda,
*tuzağa düşürüp yakalayarak bahçe makasıyla kestiğim (ameliyat ettiğimi düşünüyordum)
*"hıhahağğ bunnar timsah yavyuşu bence" diyerek suda boğduğum
*günlerce hapsettiğim
tüm masum kertenkelelerden özür diliyorum. onları asla unutmadım, unutmayacağım.