mücahit – dertli sözlük
allah rızası için cihad eden kimselere denir.

cihad yalnızca silahla savaşmak değildir. kalemle, edeple, ahlakla, oturuş-kalkış, duruş-yürüyüş, selam verip selam alma ile ve daha bir çok şekilde gerçekleştirilir. cihadı yalnızca silahlı savaş olarak nitelemek yanlıştır, bu milyonlarca silahsız mücahide haksızlık olur.
sokak ortasında çığırası geliyor insanın bazen ya hani, "fi sebilillah!" diye. hah işte, öyle zamanlar için sözüm ona pikniklerden öte; olimposa, dağlara çıkıp da "bende böyle birşey de vardı ya" demek isteyen, derdini anlatamadığı zamanlarda kendine "oh be" dedirtecek kafesli delikler bulan. (*)
müslüman gençler tedbir mi yapıyorlar yoksa kendilerine rehber olarak başka yolların öncülerini mi uygun gördüler?
tam olarak sebebini bilmiyorum ama müslüman edebiyat camiası artık bu kelimeyi kullanmıyor.
devrimci daha cazip.

belki de kelimenin kökündendir. mücahit, cehd kökünden türemiş. cehd gayret demek. emek sarfetmek demek. cihad etmek demek.
bu devirde cehd zor iş.
aslında gerçek anlamı ile bizzat cihata (savaşa) katılan kimseye verilmesi gereken addır. ötekiler ise sadece birer benzetmedir.
nefsi ile mücadeleyi kazanan kişiye islamın layık gördüğü mertebe

hizmet esnasında hizmet eden kişiye veril isimlerden birisidir. ismini bilmeyen değerli büyükler mücahi(d-t) veya muhammed diye çağırır