çevrimiçi olup da tanım girmeyen yazar – dertli sözlük
başlıktan başlığa savrularak yıllar öncesine ait tanımları okuma bataklığına düşenlerimiz.
ya arkadaş nereye düştüm ben böyle? felsefeciler kulübü filan galiba burası.öyle bir şey yazmalıyım ki çok faydalı olmalı, çok orijinal olmalı şeklindeki bir bakış açısı yerleşmiş sözlüğe. saygı duyuyorum. tabi öyle olunca yazılmaması normal. entrilerini bir araya getirip kitap da çıkarabilir bence yazarlarımız.arabesk, futbol, günlük çerez siyaset filan yardırsak ne hoş olur, ariston'un akademisi gibi sözlük ortamı. bosch muydu yoksa, her neyse. forumsal oldu biraz, eddai kızar şimdi. idare et mod abi, hurmetler.
sözlüğü gayretle takip etmekte olup her nedense bir türlü tanım girememek. konuşmaktan çekinmek. yazacağının arkasında durabilemeyeceğini düşünmek. israf kelam yazıp milletin zihnini malayani ile meşgul etmekten korkmak. israf kelam yazıp insanları sanal yoldan manipüle etmek. kısacası yazmak ile konuşmak arasında hatırı sayılır bir çizgi var. yazarken konuşuyor muyuz? yoksa yazarken yazıyor muyuz? sanki birisi derin tefekkür süzgecinden hazım sürecinden geçiyor ve diğeri süzgeçsiz havada modüle edilip gönderiliyor. birisi kayıtlı birisi kayıtsız olunca güzel. havada uçup gideni kaydedersen malayani birikim ortaya çıkıyor. süzgeçten geçeni kaydedersen fikrin bereketi ortaya çıkıyor. umumen yonuzzade böyledir. genelde yazmam ama çevrimiçi sürem oldukça yüksektir (*) .bu da sözlüğe olan muhabbetimdendir. ;)
hazirunda isimlerine bakıp:- huu komşu, orda mısın gerçekten? dediğim yazardır. içimden tabi canım, durduk yere ev halkından deli damgası yemeyelim. :)gerçekten soruyorum: huu, gerçekten orada mısınız komşular?