furkan doğan – dertli sözlük
şehadet şerbetınden içmiş ,kaderi imrenilen kardeşimiz..

-alıntı-

cennet fakültesini sınavsız kazanan şehid; furkan doğan.

furkan doğan 19 yaşında, kayseri fen lisesi mezunu.

doktor olmak hayali ile üniversite sınavlarına hazırlanıyordu.

furkan çifte vatandaş. abd ve türkiye. istediği zaman gençlerin hayallerini süslediği abd'ye gidip vur patlasın çal oynasın bir hayat sürebilirdi. ailesi kayseri'nin saygın sülalelerinden. ekonomik derdi yok. üniversite sınavının 1. aşamasında türkiye'nin en iyi üniversitelerini kazanacak bir puan aldı. üç hafta sonra ikinci aşama sınavına girecekti. ama o sınavı değil islami ve insani duyarlılığı tercih ederek mavi marmara gemisine bindi.

yaşıtları günaha ve kire bulanmış rock ve pop yıldızlarını örnek alırken, o kendisini bekleyen güzel hayattan vazgeçerek şehitlerin yolunu tercih etti.

gazze`ye deniz yolu ile yardım götüren ihh`ya ait mavi marmara adlı gemideydi furkan. o nuhun gemisinin kutlu yolcusuydu.

yakın mesafeden dört kurşun sıkılmış furkanın alnına. diğer kurşunsa, beşincisi yani, göğsüne saplanmış. furkan zaten yere düşmüş. başına dikilen i̇srail komandoları alnına dört mermi daha sıkarak şehid etmişler.

ağabeyi mustafa doğan, "bizim evimiz hüzün evi değil. bizim evimiz şu anda düğün evi. benim kardeşim peygamberlikten sonra verilen şehit mertebesi ile ödüllendirildi"

dedesi mustafa doğan :kutsal bir dava için şehit olmasından mutluluk duyuyoruz.

babası ahmet doğan, ''oğlum belki de milat olacak bir tarih yazdı, inşallah işe yaracaktır, demiş.

furkan gemide ihh başkanına: başkanım ben dönünce hayatımı islama ve insanlığa adamak istiyorum, ne yapabilirim demiş. bu kadar da samimi.

ölümünden 1 saat önce gemide tuttuğu günlükte şunları yazmış: şahadet şerbetine son saatler inşallah. var mıdır acaba daha güzel bir şey? bu kadar güzel bir şey olsa olsa annemdir. ama ondan da çok emin değilim. şehadet ve annem. ikisinin kıyası çok zor. ancak ben tercihimi yaptım.

duyuyor musun beni bilmiyorum ama biz sana diyoruz ki furkanım:

can parçam, suyum, susuzluğum, duam, ciğerparem, akıllım, mücevherim, doğanım, kıratım, nartanem, nurtanem, örneğim, fidanım, yıldızım, öne geçenim, koşanımsın

kitabım, hatıram, hafızam, evladım, seherim, fecrim, sabah yüzlüm, kartal bakışlım, gayretlim, hakkı seçenim, farklım, masumum, efendim, salihim, birincim, süvarim, kaptanım, şahidim, kurbanım, koçum, fırtınam, buğdayım, ekinim, fedakã¢rım, kılıncım, alın terimsin

anasının şirin kuzusu, babasının dağlar gibi iftiharı, dedesinin temiz tertemiz duası, nenesinin parlak çiçeği, kardeşlerinin duvarı, omuzları, ilahisi, masalı, kayseride erciyes dağı, filistin de gazze şehri, suffe ye dikey geçiş yapan ilk fen liseli, musab ın arkadaşı, tayyar ın kanatları, hüseynin yoldaşı, kerbela sakinisin

ehli beyt şahidi, seyyidel mürselin takipçisi, bedirin kılıç şakırtısı, uhudun sızlayan oku, hendekteki şehadet yeli, hayberin ve hayberin ve hayberin kapısısın

ölenler hüseyin se, kalanlar da zeynep olmalıydı.

yolun yolumuz olsun

-alıntı-