mehmet ali başaran – dertli sözlük
vicdani ret beyanı şudur: (http://www.savaskarsitlari.org/arsiv.asp?arsivtipid=8&arsivanaid=71287&arsivsayfano=1)


....
....

allah mâide suresi 8. ayette bize şöyle sesleniyor:

“ey i̇man edenler! allah için adaleti ayakta tutan şahitler olun. bir topluma olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin. adil olun, bu takvaya daha uygundur. allah’tan korkun, şüphesiz allah yaptıklarınızdan haberdardır.”

bir müslüman ancak hak ve adalet için, allah rızası için savaşabilir; kendini laik olarak tanımlayan ve kavmiyetçiliğe yaslanan bir ulus devlet için değil.

bir müslüman ancak i̇slami değerler için savaşabilir. bir yandan i̇slami değerleri baskılarken öte yandan (“şehitlik” gibi, “peygamber ocağı” gibi değerleri) istismar eden, bir kavme ait silahlı kuvvetler için değil.

bir müslüman peygamber ocağına katılabilir ancak insanların sabah akşam küfür ettiği veya yediği, hakaret ettiği veya yediği, aşağılandığı, haksızlıklara uğradığı ve fakat haksızlıklar karşısında haklı itirazlarda bulunamadığı bir yer, hiç şüphesiz, peygamber ocağı değildir.

milliyetçiliğin veya ulusalcılığın veya ırkçılığın vücut bulduğu bir yeri peygamber ocağı olarak nitelendirmek gaflet değilse aldatmacadır.

i̇nsan ve zaman dâhil devasa imkânların akıl almaz boyutlarda israf edildiği bir yeri peygamber ocağı kabul etmenin imkânı yoktur.

bir müslüman olarak kendime de başka bir canlıya da haksızlık etmek istemiyorum. kimseyi inanmadığı değerler için savaşmaya, ölmeye ve öldürmeye zorlamadığım gibi, kimsenin de beni inanmadığım değerler için savaşmaya, ölmeye ve öldürmeye zorlamasına razı değilim.

razı değilim. şairin dediği gibi:

“tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya
tarantulaymış benim adım diyecek değilim”

vicdani reddimi beyan ediyorum, evet. askere gitmiyorum.