pekmez

anneannemin her yaz, bizzat kendisinin dut toplayıp, güneşe serip, en doğalından yaptığı muazzam glikoz deposu. bir türlü anlayamamıştı anneannem; neden çikolatayı pekmezden daha çok sevdiğimizi.

yapılması zahmetli tatlı gibi birşey.

bekmez derler. egeliler.

pekmek fiilinin geniş zaman olumsuz çekimi. (*)

üzüm pekmezinin öksürüğe ve kansızlığa iyi geldiği söylenir (*) tüketilen bir gıdadır) (*))

(bkz:beyin pekmezi)

lacivertin ben bilmiyorum, pekmez ne diye sorması üzerine hayrete düştüm.
ne zahmetlerle yapılan pekmezi 'bana yapar mısın' demesine hiç değinmiyorum.
küçükken burnu sıkılıp zorla içirilmeye çalışılmamış hiç.
organik olanından kargoyla göndereceğime söz verdim.

aslında sütle de çok süper gidiyor ama rahmetli teyzem sütle içmek iyi olmaz derdi. hekim olarak bununla ilgili yapabileceğim tek açıklama sütteki kalsiyumun pekmezdeki demirin emilimini bozması...

süzme yoğurt üzerine dökerek yerseniz (*) harika bir tatlı alternatifini tatmış olursunuz.

yapılması epey zahmetli. bir defa köyde bunun yapılışına denk geldim. önce bağdan üzüm kesiliyor. sonra onlar çiğneniyor. çıkan şıra sanırım bir gece kazanlarda bekletiliyor. daha sonra da pişir babam pişir. kolay iş değil cidden.

(bkz:ak pekmez)