balkon konuşması – dertli sözlük
bir gün halife ömer ibn-abd-ül-aziz, kurutulmuş çamurdan inşa edilmiş bir yükseltide, yöresine toplanan halkına sadece üç sözcükle ifade edilmiş bir şiir okumuş; sonra da konuşmasını şu sözlerle bitirmiş: "abd-ül-malik öldü; selefleri de halefleri de öldü; tüm onlar gibi ben ömer de öleceğim!" bunu duyan müslim ona, "ey emir-ül-müminin, bu yükselti bir halifeye yakışır değildir. yöresinde bir korkuluk zinciri bile yok. hiç değilse izin ver de bir korkuluk zinciri koyalım!" demiş. fakat halife'ona sakin bir sesle, "ey müslim, ömer'i kıyamet gününde buzincirin bir parçasını boynumda taşırken görmek ister misin?"demiş...balkon konuşması budur.
bir recep tayyip erdoğan geleneğidir.tayyip erdoğan'ın zafer kazanılan seçimlerden (*) sonra akp genel merkezi'nde yaptığı konuşmaya denmektedir.coşkulu bir şekilde geçer, oy verdiği partinin, kişinin, fikrin kazanmasıyla sevinçten yerinden duramayan ankara ve hatta diğer illerden gelen seçmenler sloganlar ve alkışlar eşliğinde dinler.genelde tamam kazandık bize oy verenlerin oylarıyla kazandık, ama hepinizin rızasına talibiz, hepinize hizmet edeceğiz, bir olalım birlik olalım, mesajları verilir.
sır ın esprilerinin bilinçaltına etkileri için bir örnektir.
bir insan uzun süre önce okuduğu bir tanımdan nasıl bu kadar etkilenmiş olabilir ki balkon konuşması denince tanım olarak "balkonda yapılacak en güzel şey" cümlesi belirir zihninde?
#31728

balkonda çay içmek buna tercih edilmelidir. hem zararsızdır da.