diriliş ertuğrul – dertli sözlük
diziye tarihten bağımsız, bir şahsiyetten ve devletten mülhem yazılmış bir hikaye gözüyla bakarsak;hikaye, kurgu, oyunculuk, sahneler güzel. başarılı bir dizi.geride bıraktığımız cümle 'olması gereken bakış açısı.'fakat biz, film-dizi ile belgesel farkını bek bilmediğimizden, filmin senaryosuna gerçeği anlatıyor diye bakıyoruz.rüyasında anthony quinn'i görünce hz hamza'yı gördüğünü zannetmek gibi...bunda bizim pek bir kabahatimiz yok. görsel işlerde yeni yeni eser ortaya koymaya başladık. gerçekle senaryonun farkına varmak için epey seyretmiş olmamız gerekiyor. bir de; senaristler, tarihi vakayı senaryolaştırırken, toplumun bazı hassasiyetlerini gözardı ediyorlar. bu rahatsız ediyor.girişte şerh düştükten sonra diziye geçelim.birincisi; çok uzun. 2 saat nedir arkadaş?diziyle ilgili yapılacak eleştirilerin çoğunun sebebi,dizinin uzunluğu. yoksa dizi gerçekten başarılı. takdir ettim.- hikaye fazlaca kadın-erkek ilişkisi üzerine kurulmuş. ertuğrul-halime ve selcan hatunun planları, dizinin ana konusu gibi şimdilik. 2 saati doldurmak için hanım ablaların kavgalarına fazlaca yer veriliyor. süre kısaltılmazsa önümüzdeki bölümlerde bol bol ertuğrul-halime sultan bakışması seyredeceğiz. süre kısalırsa dahi ertuğrul-halime sultan meselesi arka planda devam etmeli.- aşırı kötüleştirilmiş kötü kadın ve melekleştirilmiş iyi kadın. bunları görmekten gına geldi. kötü karakter kötülüğünü yapsın ama canavara da dönüşmesin bir zahmet.- yine bir tarihi türk filmi klişesi. kötü adamların yüzleri gözleri hep bir şekil oluyor, korkunçlu, pörtlek, canavarımsı. adamın ruhu kötü, yüzü gözüyle neden oynuyorsunuz?son olarak;bir şeyin romantize edilmesi, o şeyin hakikatine zarar veriyor.katılıktan, aşırı ciddiyetten yana değiliz elbette fakat romantize etmek, erozyona teslim etmek demektir.bu manada; dizinin, zaten iyice romantize edilmiş osmanlıyı, tarihi ve tasavvufu iyice romantize etme tehlikesi de var.(ne çok romantize dedim)