aşık olmak – dertli sözlük
sözlük az önce düşünürken bazı çözümlemeler yaşadım zihnimde. aşık olmak bence şu:
hani bir matematik formülü öğreniriz. bir kural. ama o kuralın istisnaları vardır ve birkaç şey öğrenince istisna gerektiren bir soru karşımıza çıkıverir elimiz ayağımıza dolaşır, formülü, kuralı bildiklerimizi doğru dürüst kullanamayız. i̇şte aşık olmak budur!

deli oldum sanıyor insan. normalde davrandığım gibi neden davranamıyorum diyor. bazen kendine şaşırıyor, ağzından çıkan derin sözlere şaşırıyor. i̇şte bunlar hep istisnalardan ötürü. belki şöyle de tarif edebiliriz: eşek dokuz türlü yüzme bilir suya düşünce hepsini unutur
nasıl bir duygu olduğunu merak ediyorum. tanışık olduğum liseli bir genç bir kıza aşık olduğunu söylüyordu. duyguları karşılıksızdı. ben de bu duyguların geçici olduğundan kendi geleceğine odaklanması gerektiğinden vs. bahsediyordum. "duyguların karşılıksızken ısrarcı olmak bir parça sapıklık değil mi sence" falan diyordum.
fakat konuşmanın bir yerinde şöyle dedi: "beni sevip sevmemesi umrumda değil, benden nefrette edebilir, ömrüm boyunca bana sadece yük olarak kalabilir de, ben sadece onunla olmak istiyorum, bunun için her şeyden vazgeçmeye hazırım"
bu duyguya "aşık olmak" deniyor galiba. bir an durup onun hissettikleri karşısında verdiğim tavsiyelerin ne kadar yetersiz olduğunu düşündüm. ve kendi kendime dedim ki bir faniye karşı hissettiği bu duyguları kendi yaratıcısına karşı hissetse nasıl bir müslüman olurdu acaba?
i̇şte o an çok merak ettim. aşık olmak nasıl bir duygu?
aşık olmak kolay da karşılıklı olmasını istiyorsak yoruyor be sözlük...
sanki her şey strateji. satranç mı bu diye düşünüyorum bazen. her hamle planlı. insanın içinden geldiği gibi tüm içtenliğiyle davranması geçer akçe değil bu pazarda.. öbür türlü ahmak oluyorsunuz. kendinizi pazarlayacaksınız, hep iyi ve güzel görüneceksiniz.. doğal olmak, kendiniz gibi olmak sofistike karşılanıyor. n'apak rol mü yapak?
sevdim sevilmedim seveni sevilmedim diye de bir şey var... o zaman da karşı taraf için ''vicdansız" oluyorsunuz. bunu da düşünüyorum. herhalde bu da bir aşama insanın hayatında.

#493525 tam senesinde gene aynı başlığın altına yazacak duruma gelmem de ayrı gariplik (*)
kalbi selim sahibi olmayan herkes için patolojiktir. his ve hevesin altında kalan her şey kirlidir. üste çıkıldıkça manalar yerine oturur. bu, his ve heves mevzusunu inkar, teslim veya orta yolu bulmak değil. onun üzerine çıktıktan sonra ondan istifade etmek. mahkum değil hakim olmak... diğer türlü bahsedeceğiniz hormon, sosyal çevre, genetik vs. hepsi ilk cümlenin mihengine vurulmalıdır. ben şahsen bir kere aşık olduğuma inandım. aylarca kendime gelemedim. hemen her şeyden koptum... şimdi düşününce aslında üzerimdeki tesirlerle hareket etmişim. sadece bir boşluğu doldurmaya çalışmışım. tamamen patolojik bir şeymiş. bilmem anlatabildim mi...