dertli sözlük’ün nabzını tutmak – dertli sözlük
asırlardır süren bir yılgınlık, sıkılmışlık içinde fakat ahde vefasından ötürü en azından belli sıklıklarla sözlüğe giren yıllanmış yazarlara sahip.
yeni gelen yazarlar ise bir heyecanla başlıyor sonra nedense devamı gelmiyor.

-genç dergi'de yayınlanacak seçkinin ana başlıkları da şahsen beni pek çekmiyor. yazarken de nedensizce kaygı duyuyorum. "olmaz ki bu dergide yayınlanacaksa çok sağlam bir şeyler olmalı." diyorum sonuç 0

bir düşünelim:

sözlük sadece kavram tanım eşleştirmesi yapmak için kullanıldığında gerçekten çok sıkıcı bir yer. yazan da yazdıktan sonra beğenilir mi özellikle de mukabelede bulunur mu kaygısı çekmediğinden tanımını yazıp çıkmış oluyor? neredesin ey hareket? neredesin ey bereket? neredesin ey aksiyon?

çözüm olaraksa değerlendirmeye, yorumlamaya açık başlıklar konusuna eğilelim diyorum. bu tarz başlıklarda hem tanım hem bakış açısı sahibi oluyoruz.

hatta arada sırf pislik gıcıklık olsun diye bile sınırlarımızı aşmadan başlıklar olabilir. tabii böyle olunca küsüp gidenler de olabiliyor. onlar da ya hatıralarda yaşıyor ya da direkt unutuluyor.