ölüm – dertli sözlük
ölüm; lezzetli bir yemeği iştahla yerken, kötü bir haberle kaşığın elimizden düşmesine benziyor,o yemek artık yenir mi, yine tatlı mıdır? ölüm de böyle işte bütün hevesi, isteği kursakta bırakıyor.

"hangi güzel yüz ki toprak olmadı? hangi ceylan göz ki yere akmadı?"

varın bundan sonra dünya hakkında ne planlar yaparsanız yapın, yüzümüz toprak olacak, gözümüz yere akacak, kaçınılmaz sonumuz bu.
insanın alem değiştirmesi, yada modern tabirle bir boyut değiştirme olayıdır. sıkça hatırlanmasında fayda vardır. nefsin hevasına ve heveslerini dizginlemek de en güzel ilaçtır. hatırlanmasındaki diğer bir fayda ise uzun hayaller kurmaya engel olur.
birisinin ümraniye çarşısındaki o uzun caddede; o mağazadan bu mağazaya, o bankadan bu bankaya koşup duran, kat kat kumaşlar içinde gezinen insanlara öğretmesi ve sürekli hatırlatması gereken gerçektir, nasihattir.
nietzsche 'ben varken ölüm yok,ölüm varken ben yokum,o halde korkacak ne var' der.bilmez ki korkumuz ölmek değil,sonrası, yani hesap günüdür.
ha az yaşa ha çok yaşa
akibet ölüm gelecek başa
ister köylü ol ister paşa
yatarsın sende mermer taşa
ibadet varmı diye sorulur naaşa
yoksa hiç bakılmaz maaşa
denilir çok nimet verdim etmedin şükür
al bu nankörü cehenneme götür.
azrail'in gelir kendi
ne ağa der ne efendi
sayılı günler tükendi
yolun sonu görünüyor (http://www.youtube.com/watch?v=vl2b7ku6sjk)