nasihat istersen ölüm yeter.
an meselesi.
dünyadaki tek gerçek, gelecekten gelen tek haber. ölüceksin ve allah'a döneceksin. koşsam yanına varana kadar koşsam, hiç durmam hiç susamam.
cem karaca'nın enfes şarkısı. sözleri:ölümölüm bana sırıtarak gel ölümü öp nolur yüzünde o tanıdık riyakarlık çünkü nice dost dediklerim sarılıp öptüklerimsuratlarında aynı eda ve sahtekarlık elbette haksın haktan gelirsin kimi gördük ki dünyaya kazık kakmış da kalmış heykelin bile dikilse sen öldükten sonra bakarsın tepene kuşlar kakalmış cahar atıp şeş oynasam gene yenersin beni ölüm bana gülerek gel ölümü öp nolur sırtımdan vurdurma beni alnıma sık kurşunu karşıma geç,yüzüme bak ve öttür baykuşunu beni sordun mu ölüm ikiz kardeşin doğuma bağlayan ne çözen ne bu hayat denen düğümü kimi havyar yerken kimi soğan cücüğünü üç beş arşın beze sarar öyle gidersin
mustafa kutlu' nun," kısa süren hafif bir yer sarsıntısı gibi gelip geçti ölüm.gökyüzü yeniden maviye boyandı. korna sesleri yeniden duyuldu." şeklinde bahsettiği adından daha canlı hadise.
pek uzak bir şey değil ama korkutmaya yetiyor.
şahin amca, mustafa amca, can amca... mekanınız cennet olsun. sizin arkanızdan ağlıyorum. yıllar geçtikçe alışacağım biliyorum. siz mesleğe yeni başlamış bir hemşireye ölümü tanıttınız. verdiğim son su, kulağa okunan kelime-i şehadet. canım yanıyor canım yanıyor canım yanıyor. böyle garip mi gitmeliydiniz? evlatlarını sayıklayan mustafa amcam, can havliyle kendini yere atan can amcam... mertebeniz ali olsun.
aslında her daim yanımızda olan ancak görmemek, anmamak, dile almamak için özellikle çabalar harcayıp, unutmak için elimizden geleni yaptığımız ancak şu yalan dünyanın tek gerçeği olan...
--iktibas-- her ölüm dünyada bir çatlak açar - bir boşluk bırakıp öyle gider her kişi: öteki kişiler de, şimdi, o çatlağı kapatmakla, o boşluğu doldurmakla görevlendirilmiş hissederler kendilerini.oysa, zamanla, çevre dokunun da çatlaması ve boşalmasıyla, o çatlak belirsiz -öteki çatlaklardan ayırt edilemez- hale gelecek; o boşluk da, zaten yok olacaktır. ama kişiler bunu düşünmezler: uğraşıp dururlar o çatlakla, o boşlukla -ama faydasızdır bu çaba: çatlak kapanmaz, boşluk dolmaz; uğraşıp durur kişiler, kendileri de birer çatlak, birer boşluk olana dek. o zaman da görevi yeni kişiler devralmış bulacaktır kendilerini...oysa önemli olan, çatlağı açıkça görebilmek, boşluğu olduğu gibi yüklenebilmekti.çünkü ölüm, onmaz; yaşam, onarılamazdır. --iktibas demiş oruç aruoba, uzak'ta, babasının anısına.
köyde şöhret nine diye anılan cennetlik bir ninem vardı. köydeki şifalı bitkileri bilir insanları allah rızası için iyileştirmeye çalışırdı. kalbi hep ahiret için atardı, son zamanlarında ayağında çok fena bir yara vardı bir kere zorla hastaneye götürmüştüler ama hiç sevmezdi hastaneleri bana hep, ben öleceğim zaten derdi.
birde bana sarılma pis kokuyom ben derdi her gördüğümde sarılırdım, gülüşürdük.
eşi seneler önce vefat etmiş tek göz bir odada bütün dünyalar onunmuş gibi penceresinin yanındaki döşeğinde hep şükrederdi.
bir gün ben şehirdeyken ölüm haberini aldım köydeki evinde bir anda o çok hasretlik çektiği ebedi yurduna göç etmişti, duyduğumda çok ağlamıştım hala hatırlayınca gözlerim doluyor.
ölüm hatırlanmalı fakat önemli olan “ölüme hazırlanmak her vakit”
ne kadar dünyalık işlere meftun olup sadece dünya için çalışıp çabalarsak o kadar ölmekten korkarız fakat ruhumuzda her tan vakti sarmaşık gibi uzayıp kalbimizi sarıp sarmalayan bir inancımız var ise o zaman ölmeğe kafa tutarız her vaktimiz daha da bir anlam kazanır inşallah.
rabbim diri bir inanç ve ölüme hazırlanan kullarından eylesin bizleri.
birde bana sarılma pis kokuyom ben derdi her gördüğümde sarılırdım, gülüşürdük.
eşi seneler önce vefat etmiş tek göz bir odada bütün dünyalar onunmuş gibi penceresinin yanındaki döşeğinde hep şükrederdi.
bir gün ben şehirdeyken ölüm haberini aldım köydeki evinde bir anda o çok hasretlik çektiği ebedi yurduna göç etmişti, duyduğumda çok ağlamıştım hala hatırlayınca gözlerim doluyor.
ölüm hatırlanmalı fakat önemli olan “ölüme hazırlanmak her vakit”
ne kadar dünyalık işlere meftun olup sadece dünya için çalışıp çabalarsak o kadar ölmekten korkarız fakat ruhumuzda her tan vakti sarmaşık gibi uzayıp kalbimizi sarıp sarmalayan bir inancımız var ise o zaman ölmeğe kafa tutarız her vaktimiz daha da bir anlam kazanır inşallah.
rabbim diri bir inanç ve ölüme hazırlanan kullarından eylesin bizleri.