aksa tufanı

kassam mücahitleri tarafından işgalci israile karşı 7 ekim 2023 tarihinde başlatılan operasyondur.

yıllardır görülmemiş karelere şahit oluyoruz.
karşılıksız kalmayacağını biliyoruz.

hamas destek çağrısı yaparken ihalarimiz ve sihalarimiz teknofestte çocukları eğlendirip vatandaşın gazını aldığı ve tabi ki one minute mız ın süresi dolduğu için siyasi askeri bir desteğimiz yok.

biz fetih suresi okumaya devam.

batı cephesinde de bir değişiklik yok.
kafirler israile yardima hazir olduklarını bildirdi.

dua ordusu olarak operasyona katılıyoruz.
çünkü efendimiz sav buyurmuşlardır ki: “dua müminin silahıdır.”

filistinin tek destekçisi hep destekçisi sadece türkiye’dir. her zaman olduğu gibi küfür tek millettir. bizi küfre destek veren imansızların çokluğu değil az da olsa iman ehlinin imanının kuvveti,gayreti ve tevekkülü ilgilendirir. 1000 kişiye 313 kişi ile kazanılmış bir bedr savaşı bize kemiyetin değil keyfiyetin önemini gösterdiği gibi burada da destek vermeyenlerin çokluğu bizi ilgilendirmemeli,yıldırmamalı.

allah müslümanlar olarak bizi gafletten,korkudan ve kendisinden başkasına güvenmekten muhafaza eylesin.

filistin'in yanındayız ve her daim filistin'i destekliyoruz.birilerinin seçimlerde destek verdiği partiler gibi i̇sraili desteklemiyoruz .en azından safımız belli.
devleti bu durumda pasif kalmakla suçlayanların şunu unutmaması gerekir ki hala içimizde bir ton i̇srailli var.daha güçlü bir türkiye olsaydı belki şu an yapılan bu zulümlere dur diyebilirdi ama en başta bizim içimizdekiler erdoğan'a destek vermeye gelince yan çizer sonra böyle durumlarda da yok efendim türkiye niye müdahale etmiyor, derler.türkiye önce kendi içinde i̇sraillilerden kurtulursa inşallah yardım edecek.kurtulamamasının birinci sebebi türkiye'nin ayağına pranga olanlar.

türkiye'nin tüm güçsüzlüğünün sebebi içinizdeki hainlerdir net.türkiyenin duruşu net ve filistin halkının yanında kim ne derse desin.
i̇srail'le savaşma meselesine gelecek olursak karşımızdaki sadece i̇srail değil asla.amerika ve tüm avrupa ülkeleri.onlardan korkacak değiliz ama şu an ordumuz hepsini yenecek seviyede değil.dünyada süper güç değiliz yani.
eşek hikâyesinde de eşeği güçsüz bırakanlar seçim zamanı kemal dede diye gezenlerdir.şimdi tüm kemalist hesaplar i̇srail'den yana.üzerine düşen hiçbir görevi zamanında yapmayıp hatta bindiği dalı kesenler şimdi neyin hesabını soruyor anlamıyorum.siz zaten kemal kılıçdaroğlunu istemiyor muydunuz, onun filistin diye bir derdi yok.amerika ne derse o yani.amerikada dün açıklama yayınladı.i̇srailin yanındayız diye.
neyse onu da geçelim türkiye yakın tarihinden bir habersiniz galiba.erdoğan 98.kez seçilince mi güçlü olacakmış yok bilmem ne .son seçimde ikinci turda kazanmadı mı neden çünkü ülkenin yarısı müslümanlara kafirlerden daha fazla düşmanda o yüzden.peki neden düşmandan daha fazla düşmanlar.çünkü bu topraklarda ezan okunmasını hazmedemiyorlar.

türkiye’nin güçlenmeye başlaması islam ülkeleri olarak bir ve beraber olduğumuz anlamına gelmez. o belde türkiye’nin değil yalnız i̇slamın beldesi. müslümanım diyen tüm birey ve milletlerin beldesi. oranın bağımsızlığına kavuşamamasını ve mescidi aksanın işgalden kurtarılmamasını dışa bağımlılığını yeni yeni azaltmış bir devletin liderine yıkmak sadece şahsi bir kızgınlıktan başka bir şey değildir. adamın türk milleti için yaptığı onca yeniliğe rağmen 2. tura kalması ve az bir farkla kazanması halkının nankörlüğünü göstermekteyken ve sanki her zaman iha,siha,araba,savaş gemisi üretebilen bir milletmişiz gibi teknofest gibi türkiye için bir ilk olan teknoloji hamlelerini “çocuk eğlendirmek” ve “halkın gazını almak” olarak yorumlamak bu nankörlüğe destek olmaktan başka bir durum değildir benim nazarımda. one minute a gelince o çıkış türk milleti adına onurlu bir müslüman çıkışıdır. tayyip değil hangi müslüman olsa o kafire bu çıkışı yapabilmelidir. onun türk lider oluşunun önüne geçen müslüman kimliği,müslüman olan herkesin hakkını savunan bir lider olarak kalplere muhabbeti verilmiş bir insandır ama bunu türkiye’nin lideri olduğunu unutarak,diğer ülkelerle stratejilerini yok sayarak,şuursuz bir şekilde ya-pa-maz! yapması ahmaklık olur. zira seçimlerde sevinerek türk bayraklarıyla meydana çıkan filistinlisinden suriyelisine myanmar’lısından afrikalı müslümanına kadar tüm müslümanların sevindiği bir adamdır. bu insanlar türk olduğu için değil müslüman bir lider olarak onlarında haklarını gözettiğine inandıkları için sevip sevinen insanlardır. i̇tidal çağrımız şuan için geçerli . i̇lerleyen günlerde üzerimize düşen bir durum olursa geri adım atacak bir türkiye yok! önce allaha sonra türk olmadığı halde tayyibe güvenenler gibi liderinize güvenin derim!

mescidi aksa da stk ları bulunan tek millet türk milletidir. desteksizlik derken oradaki destek ve hizmetlerden ne kadarını biliyorsunuz bilmiyorum ama bilmediğiniz şeyler olduğunu görüyorum. i̇nanın mescidi aksa da türk ziyaretçiler bile protokol ağırlığında görünür i̇srail askerleri tarafından.10-15 yıl evvel böyle değildi.

haması çok severim.çocukluğumdan beridir filistin davası ile büyüdüm.ben kendimi bildim bileli i̇srail hep filistin'i vurur ve olan filistinlilere olur.kimse destek olmaz ya da olamaz.petrol zengini arap ülkeleri,müslüman ülkeler vb.çünkü müslümanlar olarak pis kâfirlere kaybettik malesef.çok uzun zamandır da bu böyle.her bakımdan gerideyiz.canımızı çok acıtsa da bu durum böyle.
i̇lkokulda ribat dergilerinden okuya okuya öğrendim filistin'i.sonra biraz marşlardan.her daim zulmeden i̇srail'in azılı katilliğinden.dünyanın iki yüzlü tavrından.kimsenin umursamamasından.müslümanların en kutsal en yüce derdi oluşundan.o yüzdendir hep eksik bulurum. ülkem daha fazla yanında olmalıydı diye düşünürüm ama işte şartlar,koşullar.yani en azından türkiye asker göndermeli beklentisini haklı buluyorum imkansız olsa da.türkiye zayıf olsa da.yani gönderemeyeceğini bilsekte.sivil toplumun hep inkar edilemez bir gücü vardır.ülkemde mülteci düşmanlarının,köpek sevicilerin her türlü din düşmanının sesi borozan gibi çıkarken biz de niye kendi desteklediğimiz iktidardan daha fazlasını talep etmiyoruz bilmiyorum.
ölüme terk edilmiş bir halk .açık hava hapishanesi
gazze.filistinlilerin günlük hayatı serisini zahide tuba kor hanımdan dinleyin.ne elektrik var düzenli ne su ne de gıda.savaşlar zaten kötü olan durumu daha da kötü hale getiriyor ama biz orada yaşayanlardan daha iyi bilemeyiz.madem doğru düzgün destek olamıyoruz onların yöntemlerini de eleştirme hakkımız yok.demir kubbede bir delik açtılar.allah azlarını çok etsin ve başarılı eylesin.dua edip para yardımı gönderebiliyoruz ancak.

amasiz fakatsiz desteklemeyen tüm kişi ve kurumlarin nezdimde büyük itibar kaybi yaşadığı operasyon.

elbette kisi ve kurumlarin nezdimdeki itibarlari doğal olarak umurlarinda değil lakin duruşumuz belli olsun.

bu yorumu, siyasetten dünyadan bihaber biri olarak değil hacettepe siyasal mezunu, ortadoğu tarihi dersi almis, olmus bitmis ve olan bitenden haberdar üzerine sosyoloji yandalli biri olarak yapıyorum.

benim icin önemsiz detaylar bunlar.

ama bediri, allahin vaadini, ayetleri hatirlatinca malesef malesef malesef romantiklikle , gaza gelmekle, cehaletle suçlaniyoruz artik. illa havali laflar, stratejik planlar, politik süslemeler lazim müminlere bile.

bu operasyonla ilgili olumsuz herhangi bir şeyi aklım almıyor. en başta operasyonun yanlış olması mevzusu... sadece diplomasiyle bu işin çözülemediği ortada. mevcut durumu muhafaza etmek zaten mümkün değil. i̇srail her halükarda sivil katliamına ve bölgeye kendi insanlarını yerleştirmeye devam ediyor. bu insanlar izzetsiz bir yavaş ölüm, izzetli bir ölüm yahut izzetli bir zaferin arasında kalmış. bence en doğrusunu yapıyorlar.

gelelim türkiye'nin telefon diplomasisi desteğine... ben bu şekilde hiçbir kazanım elde edilemeyeceğini düşünüyorum. belki bu şekilde amerika'yı, i̇srail'i vs. karşımıza almadan tüm menfaatlerimizi gözeterek bir iş yapmış görünüyoruz ama bu ateş eninde sonunda eteğimize değecek. hiç kaçarı yok. telefon diplomasisi iki tarafın gözünde de güçlü/kıymetli görüldüğünde fayda sağlayabilir belki ama biz i̇srail'in gözünde güçlü bir devlet değiliz. ticari, siyasi, sosyal hiçbir alanda en ufak bir çatışma halinde değiliz. çatışmaya girebileceğimizi de düşünmüyorum. satılık çok adamımız var. bakanlarımız "israil halkı ezeli kardeşimizdir" açıklaması yapar, cb coca-cola fabrikası açılışı yapar vs... onlar için sadece uzak bir hedefiz. talmud'a göre hayvandan aşağı bir hedef... buna nazaran bizim telefonda destek olabileceğimiz hiçbir şey yok. sadece ölmekte olan insanlara bir yudum su, o da israil ne kadarına razı olursa...

bu insanların yaşamasını, iki devletli bir çözümü israil kabul ediyor mu ki hamasla ilgili konuşabilelim?.. çizdikleri haritalarda hiçbir filistinliye yer yok. bunun aksini gösteremezsiniz. hamas kabul etmiyor sözünü komik buluyorum. ayrıca i̇ki devletli çözümü kabul etmiyorum. hiçbir müslüman kabul etmemeli. bu ayrı bir tartışmanın konusu.

bu iş -se, -sa'ya kalmış olsa yarın bir gün filistin diye bir yer kalmaz. mevcut duruma göre en iyisini, en doğrusunu yapıyorlar. allah düşmanlarının kalbine korku salsın.

14 gün oldu i̇srail hala gazze'yi bombalıyor. ortadoğuda bilinen ezberler değişmiyor. kan durmuyor. i̇srail gazzedeki herkesi öldürene kadar bombalamaya devam edecek gibi görünüyor. halklar ayağa kalkıyor ama yöneticileri hiçbir şey yapmıyor. i̇srail refah sınır kapısını da bombaladığı için yardımlar içeri giremiyor kapı açılsa bile yol yok. i̇srail arap ülkelerini iyi bildiği için zaten soykırıma ve her türlü iğrençliğine devam ediyor. dünya medyasına yalan haber üretiyor. destekçileri çok. batı cephesi de bildiğiniz gibi.
türkiyenin telefon trafiğinden herhangi bir sonuç çıkmadı. ateşe benzin döken ülkeler nedeniyle. bmlerin her türlü organı çöktü ve insan değiller.o çok süsleyip servis ettikleri çocuk hakları insan hakları felan sadece kendileri için.müslümanlar için değil.

i̇lk başlarda "hamas gerçekten böyle mi yapmalıydı, zaten kazanamayacaktı, şimdi çok fazla katliama neden olacak"gibi düşüncelere sahiptim fakat yıkımın tam ortasında olan filistinlilerin haması ölümüne desteklemesiyle bu düşüncelerimde haklı olmadığımı fark ettim.

nitekim biz de sütçü imamın sonuna kadar arkasındaydık. o ilk kurşunu sıktığında "gerçekten sıkmalı mıydın, şimdi çok fazla katliam olacak" demek nasıl absürt olacak idiyse böyle bir argümanın hamas için kullanılması da öyle absürt olacaktır.

hamasa karşı olanlarla onu destekleyenlerin kim olduğuna bakmak bile yeterli.

50 günün sonunda insani araya karar verdiler, zor da olsa. gazze aralıksız bombardımandan bir süreliğine de olsa nefes alabildi.10 yaşındaki gazzeli çocuk youtube yayınında bakın uçak sesi yok diyordu mutlu bir şekilde.gözlerimizin önünde müslüman kardeşlerimizi 50 gün boyunca aralıksız kimyasal silahlarla bombaladılar.öldürdüler,yaktılar,yıktılar,yok ettiler.vurulmaz denen neresi varsa vurdular.terörist israil 10'dan fazla hastaneyi vurdu.dünya halkları ayağa kalktı ama nafile.siyonizmin kalesi hala çok güçlü.medyada hala sansür uyguluyorlar ve çok güçlü bir şekilde algı operasyonları çekiyorlar.tüm bunlara rağmen herkes neyin ne olduğunu biliyor ama yine de zalimin zulmü her alanda.
terörist israil geçmişte bir israilli asker için bin filistinliyi serbest bırakmış.hamas bire üç şeklinde yapıyor şu an esir takaslarını. elbette ki önemli esirleri vermiyordur. esir takasında hamasın şartlarından biri de yardımların gazzeye ulaşması. çünkü lanet israil 50 gün boyunca insanları sudan ve gıdadan mahrum bıraktı.i nşallah bu insani ara dedikleri kalıcı bir ateşkese döner.

60 gün oldu.dört beş günlük aradan sonra i̇srail katliamlarına ve soykırımına devam ediyor.îsrailin ordusu berbat halde.gazzenin içine giremiyorlar bile.iyi ki de başarısız oluyorlar.netenyahu katili savaştan sonra hesabın içerde ve dışarda kendisine kesileceğini bildiği için soykırımı uzatıyor.onun da durumu kötü.beter olsun tabi.kendisine darbe yapılmasından korkuyor ve soykırımi içerdeki muhalif sesleri susturmak için uzatıyordu ama artık başarısız olduğu için bu da işe yaramıyor.eninde sonunda durmak zorunda.terörist israil geceleri bombalıyor en çok.gündüz tanklarını gönderdiği için.kassam tugayları, korkak askerlerini tankın içinde bir güzel imha ediyor.israil ordusu dünya kamuoyundan gizlese de çok zayiat verdiler.îthal asker bulmaya çalışıyorlar.înşallah bu mazlumların ahı i̇srailin ve amerikanin sonunu getirir.eskiden hep ülkem ve mazlum coğrafyalar için dua ederdim.ama asıl eksik olan duanın tüm dünyaya müslümanların hakim olmasını istemek olduğunu gördüm.dünyaya müslümanlar her alanda hakim olmadıkça bu soykırımlar asla bitmeyecek.