kan verilirken hemşire hanım yumruğunu sıkmanı ister. kan alındıktan sonra yumruğunu gevşetir, dirseğini bükersin bir iki dakika. sonrasında dirseğini açarsın. hayatına devam edersin. burada yumruğunu gevşetmek, dirseğini salmak, varolan bir gerginliği ortadan kaldırmak hakikatte bir iş midir? işte insanın bir şeyden gidememesi de böyle bir şeydir. o yumruk hep sıkılı, o dirsek hep bükülü kalır. halbuki "bundan kurtulmak için" bir şey yapmaya gerek yoktur. trajikomik olan da budur. bir şey yapmaya gerek duyulmayan yerde insanın kendine zulmetmesi...
