erdem beyazıt – dertli sözlük
i̇lk ve orta öğrenimini kahramanmaraş’ta tamamlayan bayazıt, sırasıyla 1953’te i̇stiklal ortaokulu’ndan, 1959 yılında ise kahramanmaraş lisesi’nden mezun olmuştur. aynı yıl kaydolduğu i̇stanbul üniversitesi hukuk fakültesi’nde yüksek öğrenimine başlayan şair, tahsiline iki yıl kadar bu üniversitede devam ettikten sonra geçim sıkıntısı nedeniyle 1961 yılında öğrenimini devam mecburiyeti olmayan ankara üniversitesi hukuk fakültesi’ne nakleder. bayazıt 1963 senesinde yüksek öğrenimine ara vererek askere gider. askerliğini yedek subay öğretmen olarak burdur iline bağlı çuvallı, yeşilova köyünde yapan şair, askerden döndüğünde ise tahsil hayatında büyük bir değişiklik arz edecek yeni bir kararı uygulamaya başlar. zira hukuk fakültesinde başladığı tahsil hayatına artık dil tarih ve coğrafya fakültesinde devam edecektir. erdem bayazıt askerden döndüğünde ankara üniversitesi dil tarih ve coğrafya fakültesi türk dili ve edebiyatı bölümüne kaydolur. 1971 yılında buradan mezun olan bayazıt, memuriyet hayatına atılır ve edebiyat öğretmeni olarak kahramanmaraş’ta vazifesine başlar. mezun olduğu kahramanmaraş lisesi’nde edebiyat öğretmeni olarak görev yapan şair, daha sonra kahramanmaraş i̇l halk kütüphanesi’ne müdür olur.
erdem bayazıt, 5 temmuz 2008 tarihinde i̇stanbul'da vefat etmiştir.bayazıt, tbmm başkanlık divanı’nca üstün onur ödülü verilmesi kararlaştırılan 71 kişi arasında bulunuyordu.
kendi ölümüme ait deneme adlı şiiri ilgi çekicidir:bir gün öleceğim biliyorum bunu her an ölür gibi biliyorumanamın yüreğinde bir kor ölene dek sönmeyecek bir ateş kımıldanıp duracak hepkarım bomboş bulacak dünyayı — nolurdu birlikte ölseydik, deyip duracak oysa insan yalnız ölür ama o olmayacak dualarla teselli arayacakkızlarımın gırtlaklarında bir düğüm bir süre kaçacaklar insanlardan boşluğa düşmüş gibi bir duygu içlerinde sonunda onlar da kabullenecekler öylesineölümüme en çabuk dostlarım alışacaklar — yaşayıp gidiyorduk yahu ne vardı acele edecek! diyeceklerbiliyorum yaklaşıyoruz her an biliyorum oruçlu doğar insan ölümün iftar sofrasına. erdem bayazit
şiirlerini topladığı kitabı "şiir diye bir ömür tüketerek yazdıklarım iki saatte okunuyor bundan ucuz ne olabilir havadan başka?" diye başlıyor. (*)şu dizeleri çok hoş;nice akşamlar bilirim kikaranlığınıbir millet hastanesindedokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorundabaşını kalorifer borularına gömmüşbeyaz giysilerinden uykular dökülen tabiplerdenhaber sormaya korkangenç kızların yüreğinden almıştır.
cenazesi eyüp sultan'dan kalkmıştı, babam haber vermişti maraş'tan beni arayıp, öyle haberim olup gitmiştim. tabutun bir yanında gül, diğer yanında erdoğan vardı. "sana, bana, vatanıma, ülkemin insanlarına dair" şiiri erdoğan tarafından da seslendirilmiştir. pınarhisar'da iken çıkarttığı şiir kasedinde vardı, çocukluğumun sıcak maraş yazını hatırlatır bana. (bkz:üstteki dizeler)allah rahmet eylesin. aşk risalesi de güzeldir bu arada