bir miktar her zaman evde bulunacak malzeme, bir orta boy soğan kadar göz yaşartıcı yalnızlık, iki sivri biber kadar acı veren açlık, üç-beş yumurta kadar sıradan ama günü kurtaran dostluk, doğranmış bir domates kadar dağınık bir hayat, bir kaşık tereyağ kadar çabuk eriyen zamana karşı tembellikle yapılabilecek sabah akşam öğle yemeği.
bir grup insan topluluğu aç ve bitab oturmaktalar imiş.ne yesek, ne yesek acaba deyu derin düşünceler içindelerken, içlerinden biri eldeki kısıtlı malzemeye ve açlık şiddetine de bakıp, 'men hemen hazırlıyorum' birşeyler diyerek hızla yerinden kalkmış. (ki men-ben dönüşümü malumunuz)domates, biber ve yumurta ile iki dakikada enfes bir yemek hazırlamış.yemek pratik ve lezziz oluşundan dolayı kısa sürede yayılmış ve 'ben hemen yemek hazırlıyorum' diyerek yerinden kalkanların hazırladığı yemek oluvermiş hep.öyle ki yemeğin adı bu ifade olmuş. men hemen-ben hemen zamanla 'men emen-menemen' oluvermiş..
(bkz:ne menem)
kubilay'ın öldürüldüğü iddia edilen ancak tam tersine uyduruk bir olayla bölgedeki müslümanları toplayıp zehirledikleri chp nin ilk derin devlet katliamlarından biri.
yumurtasız da yapılıp yenebilen yemektir. asıl unsuru domatestir.
bin yılın en büyük buluşlarındandır.
kahvaltının baştacı,öğrencinin yoldaşı,bekar erkeklerin sırdaşı...
doğrusu menemen'dir samsun'un çakallı mevkisinde meşhurdur, lakin bugün katıldığım denetimde çok az menemenci lokantanın hijyene dikkat ettiğini tespit ettik.
ıspanak,nohut,kuru fasülye,tarhana çorbası,pilav yemeğini yapıp bir türlü yapamadığım yemekdir menemen.
menemen melemen mi diye hep karıştırdığım ama tadını unutmadığım yemek.
