necmettin erbakan – dertli sözlük
sen gittin, ne siyonizmin tehlikerinden bahseden kaldı, ne emanuel karasu'nun kim olduğunu bize anlatan kaldı. sen gittin herkes postnişininde rahatça oturuyor, ''çıt'' yok.
sen gerçekleri yılmadan haykırırken, bu dünyada tek başına bıraktık belki seni ama, ben inanıyorum ki gittiğin yerde güllerle karşılandın.
ve artık anlatmak için yeryüzünün tuğlalarını
seni anlatıyorum
sana çatlarcasına inanıyorum
çünkü kopartarak geliyorsun göğün zağarlarını
canevinde tortop umudu aydınlığın.
yüzümü kınından çıkaran sensin
bu yüzden seviyorum seni
bizimkiler bu yüzden yeniyor ötekileri

(bkz:ismet özel)

--necmettin erbakan'a haykırmak istediğim şiirdir--
''dert'' denilen şeyi onun öğretileri sayesinde lugatimize soktuk. şimdi burda birşeyler yazabiliyorsak onun açtığı çığır sayesindedir.
kendisi başbakanlığında; türkiye öncülüğünde i̇ran, pakistan, bangladeş, malezya, endonezya, mısır ve nijerya gibi gelişmekte olan ve müslüman coğrafyasında söz sahibi 8 ülkeyi tek çatı altına toplayarak d-8 adında bir topluluk oluşturmuştur.
bu sayede ekonomik ve politik olarak potansiyeli olan müslüman devletleri bir arada tutup, finansal bakımdan ilerleme kaydedip, uluslararası ekonomik alanda söz sahibi olmayı hedeflemiştir. buna bağlı olarak da batının sömürücü, ezici üstünlüğünü kırmayı amaçlamıştır.

ki bu yaptıkları sadece 11 aylık zaman zarfı içerisinde gerçekleşmiştir. allah nasip etseydi kim bilir daha neler yapardı ama olmadı işte. herşeyde bir hayır var.
zaten onun açtığı yolda talebeleri ilerliyor. her ne kadar hayatta iken dillendirmemiş olsa da, inanıyorum ki o da bundan memnun idi.

allah rahmet eylesin. allah ondan razı olsun.
tanımadığı halde onun hakkında atıp tutanın da çok olduğu insandır. sözün kısası o bir dahidir.
mekanı cennet olsun... (*)
kalem üretemeyen ülkede motor üretebilmiş müthiş insan.hala onun projelerini uyguluyoruz diyebilirim.
i̇stanbul teknik üniversitesi'nde hala efsanesi konuşulan, leopar tankları yakıt püskürtme sistemi projesi sahibi, türkiye'nin ilk yerli otomobili devrimin mimarı, d-8'in kurucusu, havuz sistemini kuran, ağır sanayi hamlesini başlatan, yanına her gittiğinizde mutlaka masasında projeleri olan, çalışan çabalayan, her zaman ama her zaman "siyonizmle mücadele" den bahseden, düşündükleri hayal bile edilemeyen ama yapmış olduğu tüm proje ve çalışmalarının değer görmediği, tepsinin altının kızarması, bizansın çocukları iftiraları, imam hatipler arka bahçesi iftirası, kayıp trilyon yalanı, akepelileri cehenneme yollaması iftiraları ile hafızalara kazınmış mükemmel bir şahsiyet. tanımaktan gurur duyduğum, hayran kaldığım, onun gibi olamasam da en azından yolundan yürürüm dediğim, videolarını izlediğimde hala çok heyecanlandığım "savunan adam".
hakkında ismet inönünün "bu memleket bir adam yetiştirdi. o da dinci çıktı" dediği, tanımak için ne milli görüşçülerin nede nfknın laflarına değil kendi icraatlerine bakılması gereken, sadece kayıp trilyon davasından yargılandığını bilip işin aslını hala öğrenememiş kişiler tarafından bile eleştirilen, hiçbir zaman akp'ye oy atmak cehenneme bilet almaktır dememiş (*), iktidarda olduğu dönem maaşlara zam yapan ama yine de yaranamayan, halka yalakalıkla suçlanan(*), konya'da yapılan mitingde değil i̇stanbul'da yapılan mitingte akp'ye bizansın torunları demiş fakat bunun sebebinin akpnin mitingten önce katıldığı son toplantıda avrupa ülkelerinden birinin "hepimiz bizansın torunlarıyız" demesine rağmen iktidar partisini buna ses çıkarmamasına ithafen yaptığını açıklamamış, gerek duymamış, halkın bunu bilmeyecek kadar ilgisiz olduğunu tahmin edememiş, her fırsatta şu anki iktidarın hocası olduğu vurgulanan fakat şu anki iktidarın öğrencilikte istifa ettikleri için buralarda olduklarını unututanlar tarafından civcivlerini beğenmemeyle suçlanan(*), en tehlikeli yanlış doğruya en yakın yanlıştır diyen ve bu yüzden akpyi sürekli eleştiren, yapılan yanlışların doğruların arasında kaynamasına göz yummayan(*), normalleşmeye karşı ömrünün son gününe kadar savaş vermiş, iştişare etmediğini ileri sürenlere rağmen sürekli çevresindekilerle iştişare halinde olan ve parti başkanlığınada istemediği halde bu yüzden getirilen, yusuf el karadavi, hasan en-nedvi, fethi yeken, raşid el-ğannuşi, faysal el-mevlevi gibi büyük alimler tarafından kıymeti anlaşılmış ve el üstünde tutulmuş fakat kendi halkının büyük bir kesimi tarafından anlaşılamamış merhum dünya lideridir. allah rahmet eylesin.
(bkz:milli görüşçü değilim, milli görüşlü olmaya çalışıyorum.)