ılımlı islam – dertli sözlük
vaadettiğinden de öte sırf kavram tek başına bile islama zarar veriyor. sanki islam, ılımlı'nın zıddı imiş gibi..
halbuki 'ılımlı'nın manası olan vasat insan allah'ın emri. (bkz:vasat ümmet)
fakat ne yazık ki ılımlı islam'la vasat ümmet aynı anlamda kullanılmıyor.
şeri hukukun uygulanmadıgı ancak müslümanların bireysel hak ve özgürlükler noktasında özgürce yaşadıgı bir yönetim şekli.
kötünün iyisi bir rejimdir.
müslümanları batıya entegre projelerinden biridir. bu tanımımı çok reaksiyoner bulanlar olacaktır. ama içeriğini açacağım.

ılımlı islam görüşü ortaya atılırken canlandırılmak istenen düşünce şu idi:
bir tarafta herşeyi vurup kıran radikal müslümanlar yani avrupa'daki tanımıyla reaksiyoner tepki koyanlar, bilinçsizler, hurra ne varsa vur-kır mantığında olanlar; diğer tarafta da ılımlı islam görüşüyle etliye sütlüye karışmayan, "la ilahe illallah" desin bizim olsun mantığını güden "muhammedür rasulullahı" unutup yada unutturup, "gel ne olursan yine gel." gibi bir sözü diline dolayıp, bu söz çerçevesinde herşeyini belirleyen müslüman kitlesi canlandırmaktı.

öz değerinden yabancılaşamamış dediğimiz kimse geçmişiyle barışık, allah'ın emirlerini başının üzerine koyan ve o minvalde yaşamaya çalışandır.bize yutturulmaya çalışılan aslında şu:"benim kalbim temiz, namazımı da kılıyorum. başımı örtmesem yada -bir erkek için- kız arkadaşımla sokakta dolaşsam ne olur ki?" bu sözü kabullendirmeye çalışıyorlar. ve bu sözü söyleyen öz değerini biliyor olarak kabul ediliyor. sorun burada başlıyor. günaha duyarsızlaşmak ve hatta alışmak tabirlerinde yazıldığı gibi herşeye beri gel gözüyle bakılıyor.

bu akımla esas manada islam -avrupa'nın kendi düşüncesine göre- yumuşatılmaya çalışılıyor.islam'ı bir nevi hristiyanlığa benzetmeye çalışıyorlar.yani kiliseye giden ama her kötülüğü yapan hristiyan misali.namaz kılan ama her günahtan nasibini almış müslüman modeli oluşturulmaya çalışılıyor.
zannımca birtakım kişiler tarafından uydurulmuş bir tanımlama. i̇slam'ın ılımlısı radikali olurmuymuş.
şudur ki:
yani cihat şuuru olmayacak,
hak ve adaleti hakim kılma gayesi ve sorumluluğu taşımayacak,
bozuk ve batıl düzene karışmayacak,
yahudi’ye hizmetçilik yapacak; ama namaz kılacak, oruç tutacak, umreye koşacak... dünyadaki ve ülkedeki düzeni, siyonist merkezler tanzim edecek. sen sadece yahudi’ye vergi ve faiz ödeyeceksin, aldığın her malın fiyatının yarısını sömürü sermayesine haraç olarak vereceksin; bir nevi küresel sisteme demokrat kölelik edeceksin, ama izin verilen ibadetleri de yerine getireceksin... i̇şte ılımlı ıslam dedikleri bu…” (necmeddi̇n erbakan)
tamamlanmış son din islam'dır.
başına sonuna sıfat eklemek had bilmemektir.
olumlu anlamda kullanıyoruz denirse şayet, islam tüm güzelliklerin adıdır inanan mü'min için.
gaye noktasında flu islam anlayışı tekfirci zihniyetten çok daha etkili ve tehlikelidir.bu günkü manzara bariz bir şekilde onu gösteriyor.tekfirci kesim bir takım vahdet söylemleri altında kendi sınırlarını ifrat dozunda çizerken ılımlı güruh ise kendi kabuğunda bize bir şey olmasında halep mi yanıyor, falanca faiz mi yiyor bizene söyleminde.. kabuğunda, konuşması gereken yerde konuşmayan, bilmesi lazımken bilmeyen, malından canından uykusundan zerre feragat etmeyen müslüman halindeler.bu ümmeti tehdit eden en ciddi akım budur.. kendi içimizde tekfircilere, şiilere ne kadar öfkeliysek bu flu zihniyetede o kadar öfkeli olmamız gerekir..


(bkz:flu islam)
(bkz:katı islam)