suistimal edilen şeylerdendir. herkes kendine göre bir türünü icat edip gücü varsa kabul ettirebiliyor. mesela grev hakkı, eşcinsellik hakları gibi hakların kabülü yeteri kadar ses getirmeye bağlı. ama bazen bu ses getirme katı kurallar karşısında etkisiz kalıyor. bazı aileler, üzerinde hakkı olduğu çocuklarını okula tesettirsüz göndermemekte direnirken devletin o çocuklar üzerinde tasarruf hakkı olduğundan ve gerekirse ailelerinden alınabileceğinden bahsediliyor. haktan herkesin anladığı da bir değil. bazıları mülkiyet hakkını bir şey üzerinde sınırsız tasarruf yetkisi olarak yorumluyor, bazıları ineğin sütü toprağa sağılmaz diyor. kimisi telif hakkından bahsederken kimisi özgürlük hakkından bahsediyor. tam curcuna yani. bir grup genç okulda/yurtta/belediye binasında internet hakkı olduğunu iddia edip ayaklanabilir, hatta yeniyetme öğrenciler bile garip gurup haklar tanımlayıp diş geçirebildikleri öğretmenlerine/idarecilerine/ebeveynlerine baskı yapabilir. insan hakları da vardır, güçlünün tarafına çalışan. bazen hak güzellemedir. zorunlu eğitim, eğitimin herkesin hakkı olduğu evrensel ilkesi ile güzelleşiyor. işgaller güvenlik hakkı ile meşrulaşıyor. bazen hak kavramı küstahça kullanılır. reklamlarda şu marka yatakta yatmak sizin de hakkınız denir. canımızın çektiği o dondurmayı yemek bizim de hakkımızmış. burada susma hakkımı kullanıyorum.