28 şubat gibi birçok darbe ve darbe girişimlerinde yüzüne tükürenlerle beraber olup eylem yapan müslümanların olayların geldiği boyutları görünce "biz onlardan değildik" diye bağırmalarına şahit olduğum eylem. tabi biz yaftalayıcılardan değiliz. ben o yazarın, bu yazarın sözüne göre değil bilakis kur'an'daki şu ayete göre hareket ederim:
--- iktibas ---
hep birlikte allahın ipine (kurana) sımsıkı sarılın. parçalanıp bölünmeyin. allahın size olan nimetini hatırlayın. hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de o, kalplerinizi birleştirmişti. i̇şte onun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de o sizi oradan kurtarmıştı. i̇şte allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.(ali imran 103)
--- iktibas ---
ve bilirim ki dağılmaya sebep olacak, müslümanları zor duruma düşürecek her türlü eylem, her türlü düşünce, her türlü görüş, her türlü fitneyi körükleyecek eylem ve girişimlere karşıyım. bu ne adla olursa olsun. bakın başlangıçta temiz niyetlerle de olsa başlayan eylem kendi öz vatanımızda adeta islamî değerlere karşı açılan bir savaşa dönüştü. bir müslüman bilir ki ateşe su taşımak esastır. eğer başlangıçta müslüman aydın denilen kitle kör muhalefet yapıp birilerinin çanağına su taşımasaydı ve nerede nasıl muhalefet edeceğini bilseydi olaylar bu kadar büyümeyecekti. bir müslüman oraya giderken provokasyon olacağını sezmesi gerekir. feraset bunu gerektirir. başlangıçta ve şuanda orada duran, o eyleme katılanlar, bir bakın kimler var?
hergün kızdığınız, bu bizim dinimize hakaret ediyor dediğiniz insanlarla beraber olup, ağaçları savunuyorsunuz. savunmayın diyen yok.
ama "yeri ve zamanı mıydı?" diye de sorması gerekirdi müslüman kardeşimin kendisine.
--- iktibas ---
hep birlikte allahın ipine (kurana) sımsıkı sarılın. parçalanıp bölünmeyin. allahın size olan nimetini hatırlayın. hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de o, kalplerinizi birleştirmişti. i̇şte onun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de o sizi oradan kurtarmıştı. i̇şte allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.(ali imran 103)
--- iktibas ---
ve bilirim ki dağılmaya sebep olacak, müslümanları zor duruma düşürecek her türlü eylem, her türlü düşünce, her türlü görüş, her türlü fitneyi körükleyecek eylem ve girişimlere karşıyım. bu ne adla olursa olsun. bakın başlangıçta temiz niyetlerle de olsa başlayan eylem kendi öz vatanımızda adeta islamî değerlere karşı açılan bir savaşa dönüştü. bir müslüman bilir ki ateşe su taşımak esastır. eğer başlangıçta müslüman aydın denilen kitle kör muhalefet yapıp birilerinin çanağına su taşımasaydı ve nerede nasıl muhalefet edeceğini bilseydi olaylar bu kadar büyümeyecekti. bir müslüman oraya giderken provokasyon olacağını sezmesi gerekir. feraset bunu gerektirir. başlangıçta ve şuanda orada duran, o eyleme katılanlar, bir bakın kimler var?
hergün kızdığınız, bu bizim dinimize hakaret ediyor dediğiniz insanlarla beraber olup, ağaçları savunuyorsunuz. savunmayın diyen yok.
ama "yeri ve zamanı mıydı?" diye de sorması gerekirdi müslüman kardeşimin kendisine.
