ramazan günlüğü – dertli sözlük
efendim, ramazanın on altıncı günündeyim. i̇çimde sebebini çok iyi bildiğim bir huzur var bugün. taşları hurma çekirdeklerinden yapılmış, mübarek bir tesbihin on altıncısına dokunuyor ellerim. çoğalıyor mu yoksa azalıyor mu karar veremediğim, ramazan günlerimin on altıncısındayım. azalan her gün kaynağını yeni bulduğum, bir hayat suyunu yitiriyormuşum gibi telaşlandırıyor beni. geriye kalan günler, önümde yükselen rahmet zirvesi. efendim, bugünlerde safa ile merve arasında gidip gelen bir yolcunun hali içindeyim. boğazıma düğümlenerek biten her orucumu, avuçlarımda biriktirdiğim dua damlalarını yudumlayarak, yutkunuyorum efendim. ellerimi göğe her açtığımda, yerden göğe baharsız büyüyen yemyeşil bir ağaç var bugünlerde. yitirdiğim ve kazandığım her şeyin ardından, gölgesine sığındığım bu dua ağacına her baktığımda, cennetteki baharların gölgesi düşüyor yüreğime. sen düşüyorsun efendim. hiradaki duaların düşüyor, aydınlanıyorum. hayatıma kaldığım yerden devam ediyorum dediğimde, kaldığım yerin dualar olduğunu bu ramazan fark ettim efendim. bu dünyadan yanımda götüreceğim ve benden bu dünyaya kalacak tek şeyin bu dua ağacı olduğunu bu ramazan fark ettim. elleri saçlarımda gezen dedemin; bu dünyadan giderken bir dikili ağacın olsun, diyerek çocuk gözlerimi tembihleyişini şimdi yeni yeni anlıyorum. dedemin bana öğrettiği her duayı bugün, yüzyıllar öncesinden bana gönderilen mektupları açar gibi öpüp başımın üzerine koyuyorum. efendim, sana bu satırları yazarken kelimeleri düşünüyorum. hafızamda bir duanın içinde yer alabilmek için dönüp duran sayısız sözcük var. kelimeleri anlamıyla güzelleştirecek bir dua yazmak istiyorum bu günlüğüme. bu koskoca ömrümden bana kalacak, içinde sen olan, her hecesi sen kokan, bana ait tek bir dua cümlesi olsun istiyorum efendim. beni içine alan, benimle allah’ın arasında bir sır olarak kalacak küçük bir dua cümlesi. bugün bildiğim bütün kelimeleri bu duayı bulmak için çağıracağım. şimdilik bu kadar efendim. i̇yi ki benimlesin.