hür adam – dertli sözlük
seyretmek ve desteklemek lazım, çünkü:

hür adam, bediüzzamanın istiklal mahkemelerini kuranlara ve tüm zalimlere zalimler için yaşasın cehennem diye haykırdığı bir film.
kemalist zihniyetin yanlışlarının ve düştükleri durumun vehametinin yüzlerine vurulduğu bir film.
15-20 yıl önce çekilse bazı sahneleri yüzünden yasaklanacak bir film hür adam. sırf başlangıç olduğu için eksiklerine rağmen desteklenmeli.

zalimler için yaşasın cehennem haykırışının olduğu sahne ve filmdeki çocuk sadık'ın bediüzzaman'ın ayak izini takip ettiği sahne çok iyiydi.

filmde gördüğüm eksiklikler nelerdi?

iyi bir yapım, daha iyi olabilirmiş.
film değil de film ve belgesel arasında bir yapıt olmuş..
kopukluklar var. bu bediüzzaman'ın hayatının büyük bir bölümünü anlatma çabasından kaynaklanıyor. her anı dolu bir hayatı 2, 3 saatte anlatmak hakitakten çok zor. bediüzzaman'ın hayatının üç beş yıllık bir döneminde bile bir kaç film çekecek hikaye var. van, bitlis, rusya, barla, istanbul, emirdağ, hapishaneler, sürgünler.. hepsi kendi içinde bir çok hikayesi olan dönemler. senaryoya hepsinden parçalar eklemişler. bu yüzden film, sinema seyircisinin beklentilerini karşılamıyor.

çok komik bulduğum bir kaç sahne var, onları da belirteyim. bediüzzaman'ın şeyh said isyanı ile bir alakası olmadığını ve bediüzzaman'ın türk-kürt kardeşliği taraftarı olduğunu anlatmak isterken bediüzzaman'dan bazı sözler nakletmişler. fakat bediüzzamanın kürt aşiretlerle konuşurken bile ısrarla türkçe konuşması ve kürtçe soru soran, muhtemelen türkçe bilmeyen aşiret mensublarına bile türkçe cevaplar vermesi çok komik olmuş. tamam bediüzzaman türk devletine isyana karşıydı ve eserini de türkçe yazdı ama kürtçeye karşı değildi ki. kürtçe konuşulmaması gerektiğine dair bir beyanı var mı?

mürşit ağa bağ'ın oyunculuğunu beğendim. bediüzzaman'ın talebesi rolündeki adamların oyunculuğunu beğenmedim. rol yapamamışlar. olmamış. bu durum sanırım talebe-hoca ya da mürit-mürşit ilişkisinin tam olarak bilinmemesindan kaynaklanıyor.

hür adam'ın bizlere öğrettiği bir husus daha var. davayı ve dava adamlarının hayatlarını anlatacak filmlerin artık bu davaya gönül vermiş dertli adamlar tarafından çekilmesi gerekiyor.. böyle adamlar var mı? dert bu.