fetih 1453 – dertli sözlük
perşembe akşamı büyük bir hevesle fetih 1453 filmini izledim ama malesef hiç beğenmedim. neden diye soracak olursanız filmin teknik taraflarına hiç bakmadan şunları söyleyebilirim ki bir kere filmde fethin manevi yönüne o kadar az değinmişler ki rezalet yüzyıl dizisinden bir farkı kalmamış. padişahın hanımının ulu orta dekolteli gezmesinden, ulubatlı hasan’ın sevgilisiyle yaşadığı gayrimeşru ilişkiye kadar saçmalıklarla doluydu. özellikle de akşemsettin hazretlerinin peltek birisinin seçilmesi hakkında çok iyi şeyler düşünmedim. acaba akşemsettin hazretleri gerçekten peltek miydi bilmem ama eğer öyleyse de o kadar su gibi günyüzünde olan gerçekleri göstermeyip bu ayrıntılara takıldılarsa bu onlar için çok büyük bir vebal olduğunu düşünüyorum. diğer dikkatimi çeken bir olay da şehadeti ucuz kahramanlıkmış gibi göstermeleri. bu sonuca da şuradan ulaştım ki yaralı kurtulan bir askerin arkadaşına eğer şehit olursam yavukluma nasıl kahramanca savaştığımı anlat demesidir ki bu tamamen şehadetin ruhuna aykırı birşeydir ve peygamber efendimiz (s.a.v)’in bununla ilgili bir hadisi şerifi olduğunu hatırlıyorum. kısaca film fetih filminden çok biraz ulubatlı’nın aşk hikayesine dönüşmüş. araştırmadım ama ulubatlı hasan da eminim mübarek bir zattır ki o şerefe nail olmuş. sonuçta peygamber efendimizin müjdesine nail olan askerlerden birisi. böyle birisini böyle ucuz bir kahramanmış gibi göstermeleri bence hoş karşılanacak birşey değil.