https://www.yenisafak.com/gundem/bogazici-universitesinde-kabe-fotografinin-yere-serilmesi-sorusturmasinda-2-tutuklama-3596801
bazı gruplar tam anlamıyla azgınlıkta zirveleri yaşıyor. bilmiyorum bu işin sonunda ne olacak. melih bulu falan hikaye. ya da o sadece bazı şeyleri tetiklenmesini sağladı.
eylemlerle birlikte imkan bulmuş oldular. değişen bir şey yok. bunlar zaten böyleydi.
hoşgörü , hoşgörü deniliyor. zaten sözde sevgi pıtırcıklarını hoşgöre hoşgöre bu günlere gelmedik mi? ancak ciddi bir tavır konulmaz ise buralara gelinir. nitekim öyle de oldu.
tartışmalar genelde olayın sadece görünen yüzünden ilerliyor. müslüman'ların nefretle hedeflendiği bunca olanlar karşısında üniversitenin bazı akademisyenleri konuyla ilgili tek kelime laf etmeyip hala lgbt etiketleriyle konuşmaya, istanbul sözleşmesini savunmaya devam ediyor.
boğaziçi'nin ''doğru bilgiye nasıl ulaşılması gerektiğini öğreten bir sistemin içinde'' bulunan kimi dindar öğrencileri de ya susuyor ya da hesaplarını kapatıyor. geri kalıp savunanlar linçleniyor.
tüm bunlar yaşanırken sussa bile devamında hala anlamıyor feminist müslüman'lar. hala! takip ettikleri şeylerin onları nereye götürdüğünü.
havle kadın'lar, islami feminist'çiler, istanbul sözleşmesini uygula'cılar, hem müslüman hem feminist'ler!
lgbt ye hepsi tamamen olumlu bakmasa da ılımlı bakıyor. sıkıntılar da buradan başlıyor. müslüman adam bunlarla yan yana olur mu? yan yana olursa işte kendi kıblesi kabe'nin resmini yere seren, yanına da lgbt bayrakları döşeyen, kabe'nin üstünü de şahmeran resmiyle kapatanlara çıkıp da tek kelime laf edemez.
silkinin ve kendinize gelin!
bazı gruplar tam anlamıyla azgınlıkta zirveleri yaşıyor. bilmiyorum bu işin sonunda ne olacak. melih bulu falan hikaye. ya da o sadece bazı şeyleri tetiklenmesini sağladı.
eylemlerle birlikte imkan bulmuş oldular. değişen bir şey yok. bunlar zaten böyleydi.
hoşgörü , hoşgörü deniliyor. zaten sözde sevgi pıtırcıklarını hoşgöre hoşgöre bu günlere gelmedik mi? ancak ciddi bir tavır konulmaz ise buralara gelinir. nitekim öyle de oldu.
tartışmalar genelde olayın sadece görünen yüzünden ilerliyor. müslüman'ların nefretle hedeflendiği bunca olanlar karşısında üniversitenin bazı akademisyenleri konuyla ilgili tek kelime laf etmeyip hala lgbt etiketleriyle konuşmaya, istanbul sözleşmesini savunmaya devam ediyor.
boğaziçi'nin ''doğru bilgiye nasıl ulaşılması gerektiğini öğreten bir sistemin içinde'' bulunan kimi dindar öğrencileri de ya susuyor ya da hesaplarını kapatıyor. geri kalıp savunanlar linçleniyor.
tüm bunlar yaşanırken sussa bile devamında hala anlamıyor feminist müslüman'lar. hala! takip ettikleri şeylerin onları nereye götürdüğünü.
havle kadın'lar, islami feminist'çiler, istanbul sözleşmesini uygula'cılar, hem müslüman hem feminist'ler!
lgbt ye hepsi tamamen olumlu bakmasa da ılımlı bakıyor. sıkıntılar da buradan başlıyor. müslüman adam bunlarla yan yana olur mu? yan yana olursa işte kendi kıblesi kabe'nin resmini yere seren, yanına da lgbt bayrakları döşeyen, kabe'nin üstünü de şahmeran resmiyle kapatanlara çıkıp da tek kelime laf edemez.
silkinin ve kendinize gelin!