şiirle alakam yoktur ama geçen gün 3 senelik not defterimi karıştırırken buldum birini, tebessüm ettim, paylaşmak istedimbenim defterim değil sandımhatta ilk gördüğümdedefter değil sandımhafakanlar bastığındakendime geldim sandımcelaliyimcelalisincelali(*)
düşüncelerin içinden çıkagelen
ayakları yalın bir adam,
orada duruyor ve ulaşılmaz dağların doruklarına doğru
haykırıyor.
aklım karışıyor,
ben miyim muhatabı yoksa
gülistanda kanatmayan diken mi arıyor?
durduruyor beni zamanın bekçisi,
koluma giriyor usulca
ve gitmeyi düşlemediğim yerlere götürüyor.
yolumdan şaşıyorum,
yollarım birbirine karışıyor.
hangi rüyanın içinden çıkıyor
bu dinmez uğultu?
şarkıları susturan uğultu..
bir çocuğun göğsünden gelen dayanılmaz ses,
çaresiz hıçkırıkları bir kadının...
ama hep bir cümle kalıyor geriye.
söylenmemiş,
yalnızca, rüzgara haykırılmış
çok geceler sessiz ve içten..
i̇çinde büyümüş küçücük bir kelebeğin,
kanatlarını kırmış istemeden..
bir çift göze hapsolmuş geleceğine
fütursuzca mektuplar yazıyor adam..
düştüğü yerden
kendi başına kalkmak için çırpınan adam..
bir kadının karşısında
gözleri hep âmâ, dili lâl ve kulakları sağır..
bir kadının karşısında,
ancak gerçek bir kadının,
hep çocuk bakışlı;
ürkek ve kırılgan..