bu kadar tartışılacağını bilse bence bu işe hiç girmezdi, ama girmiş bulundu. bu kız her kimse yersiz yere müslüman gençlerin enerjisini tüketiyor. allah cezasını versin o kızın. ve allah akıl versin bizlere. bizim daha önemli şeyleri konuşuyor olmamız lazım.
günümüz tabiriyle rol model vasfına bürünmüş, bir grup manken.
burada birçok yorumlar yapılmış, birçok alıntılar yapılmış. hocaefendilerden alıntılar yapılmış, sanatsal açıdan bakılmış vs...
birkaç fikir de ben beyan etmek istiyorum. yaşı 15'i geçmiş aklı başında müslüman bir hanımefendiye nasıl giyineceğini uzun uzadıya anlatacak değilim. fakat asr-ı saadetten şu kısa olayı iktibas olarak vermek istiyorum:
--- iktibas ---
hazreti fatımatüzzehra (r.a.) hazretleri bir gün babası peygamberimiz (s.a.s.)'e:
-babacığım cennete ilk önce kadınlardan kim girecek? diye sordu.
peygamberimiz (s.a.s):
- falan mahallede bir kadın var. o kadın ilk cennete girecek kadındır, buyurdular.
hazreti fatıma çok merak etmişti:
-benden de mi evvel girecek babacığım? diye sordu.
hazreti peygamberimiz:
-senden de evvel girecek. i̇stersen git de bir tanış. o zaman sen de neden önce onun gireceğini öğrenirsin, buyurdular.
hazreti fatıma'nın o kadın hakkındaki merakı iyice artmıştı. bir gün kadının evini sora sora buldu, kapısını çaldı. i̇çerden ihtiyar bir kadın sesi duyuldu:
-kim o?
hazreti fatıma, kendisini tanıtıp görüşmek istediğini söylediğinde kadın:
-canım sana feda ey allah resulünün kızı sizinle çok görüşmek arzu ederdim. fakat dışarı çıkamadığım için ziyaretinize gelemedim. kocamdan izin almadan size kapıyı açamayacağım. sizden çok özür dilerim. yarın gelirseniz içeri girmeniz için izin alır kapıyı açarım, görüşürüz, dedi.
hazreti fatıma geri gitti, kadın da meseleyi anlatıp kocasından izin aldı. i̇kinci gün kadınla görüşeceğine emin olarak gelen hazreti fatıma yanına hazreti hasan'ı da alarak geldi. kadının kapısını çalarak geldiğini bildirdi. fakat kadın hazreti fatıma'nın yanında bir çocuk bulunduğunun farkına varmıştı. hazreti fatıma'ya:
-yanınızda bir de çocuk var. ben yalnız sizin için izin almıştım. i̇çeri siz girebilirsiniz, fakat çocuk dışarıda kalır. i̇sterseniz yarın gelin onun için de izin alayım, beraber içeri girersiniz, dedi.
hazreti fatıma ikinci defa içeri giremeden geri döndü. üçüncü gün yanına hazreti hüseyin'i de alarak gitmişti. kapıda yine aynı durumla karşılaşarak hüseyin'i içeri alamayınca geri dönmek zorunda kaldı. üçüncü gün üçü birden gittiklerinde kadın kocasından her üçü içinde izin almıştı. i̇çeri girdiler. hazreti fatıma bir de baktı ki, içerden kendisini karşılayan dışarıda sesinden tanıdığı kadın değil. genç ve güzel bir kadın... hayretle sordu:
-sizinle dışardan konuşurken sesiniz başka idi, şimdi başka, bu nasıl oluyor? dedi.
kadın:
-sizinle konuşurken sesim dışarı çıkmakta idi. ben de sesimi yabancı erkek duyar da günaha girerim diye ağzıma taş parçası alarak konuşuyordum. şimdi ise o taşı çıkardım, dedi.
hazreti fatıma'nın gözleri yaşarmıştı. babasının neden cennete evvela bu kadının gireceğini söylediğini anladı.
kadın hazreti fatıma (r.a.)'ya:
-ey allah resûlünün kızı! acaba ben kocama karşı vazifemi ifa etmiş oluyor muyum? allah beni kocama itaatsizlikten dolayı hesaba çeker diye korkuyorum, dedi.
hazreti fatıma babasının müjdesini bildirdi:
-hayır! sen bilakis babamın cennete ilk girecek kadın diye müjdelediği birisin. hiçbir kadın sizin yaptığınızın onda birini bile yapamaz, dedi.
ve cennete ilk girecek olan kadınla bir hayli sohbet ettikten sonra müsaade isteyerek oradan ayrıldı.
--- iktibas ---
hal böyle iken bir müslüman hanımefendi neden hz.fatıma (r.a)'a cennette komşu olmayı arzu etmez de, cehennemde şeytanla arkadaş olmayı canla başla arzular bu gerçekten merak konusu?
ikinci bir husus da buradaki hanımları kendine rol model edinen hanımefendiler kendilerini bir an asr-ı saadette düşünsünler. rasullullah'ın (sav) bulunduğu medine'de ikamet ettiklerini hayal etsinler. ve sürekli vahye muhatap olduklarını hayal etsinler. allah'a ve rasulü'ne yapacakları bir hata sonucu haklarında ayet ineceğini düşünsünler. bu halleriyle rasulullah (sav)'in karşısına bu vaziyette çıkabilirler miydi? batıla olan olan öfkesiyle meşhur, kadınların görünceye titreyerek kaçtıkları, şeytana kılıcını çeken hz.ömer (r.a)'in karşısına böyle çıkabilir miydi?
sadece soruyorum...