dershanelerin kapatılması – dertli sözlük
olayın siyasi boyutuyla alakalı tartışmayı gereksiz bulmakla beraber, bu tarz düzenlemelerin iktidar için ciddi manada "kul hakkı" oluşturduğu kanaatindeyim. şöyle ki; dershaneler için alternatif hiçbir yapı inşa etmemişsin, eğitim sistemin fiyasko, eğitimcilerin ayrı bir fiyasko ve sen tutup dershanelere dönük ihtiyacı karşılamadan kapatma kararı alıyorsun.
aynı şey üniversitelerdeki kontenjanlar için de geçerli. 2007 senesinde bölümüm 3-4 bin kadar öğrenci alıyordu üniversite sınavıyla ve bu sayının üçte birini 3 okul karşılıyordu. 2013 senesinde ise kontenjan 16 binleri bölümün bulunduğu okul sayısı ise 55'i buldu.
2007 senesinde kontenjanın 1/3'üne ev sahipliği yapan okulların hocaları kendi alanlarıyla alakalı olarak diğer okullara da derse gidiyorlardı. ben bir hocamızın 4 ayrı üniversitede ders verdiğini biliyorum mesela.

peki 2013 yılında durum sizce ne olmuştur dersiniz? bir insanın aynı anda 10 ayrı yerde olması düşünülemeyeceğine göre bu bölüm için fakültelere giren öğrencilere öğretim veren hocalar kim olabilir ? en iyi ihtimalle hızlandırılmış bir tez dönemiyle asistanlığı tamamlatılan doktorlardır.
ve bu bölüm ülkenin en hayati bölümlerinden biriyken sen bu ihtimamı göterirsen geleceğinin topuğuna sıkarsın demek olur, ötesi yok.

bunun hakkını nasıl verirsin, o kısmı hiç bilmiyorum; bilmek istemiyorum...