devrim kelimesinin ziyâretgahı idi. ahirete irtihali 18 ekim 2019 bir cuma gününe denk geldi. cenaze namazı 19 ekim 2019 cumartesi günü ikindi namazına müteakip hacı bayramı veli camii'nde kılınırken kudüs topraklarında da gıyabi cenaze namazı kılınacak. ardında kalan eserleri ile tebliğ etmiş olduğu klas duruşun sadaka-i cariyesi olmasını temenni ederiz.
"çelik adam, nuri pakdil'in kendisidir.o, kendisini böyle tanımlar.ve bu tanım, hiç bir söz sanatının anlam imkanından yararlanmaya gerek duyurmayacak kadar yalın bir biçimde, onun hayat karşısındaki düşünce ve eylem bütünlüğünü somutlaştırdığı ısrarlı,ödünsüz,direşken tavrının açık seçik ve net bir biçimde resmedilmiş halinden ibarettir.yani bu tanım bir güzelleme değildir. tam anlamıyla bir ad koymadır." hüseyin su.
"yurdumun çağ için gereği belli."umut" kelimesi yerine "türkiye" adını yazsak yeridir." nuri pakdil.
bütün bir hayatını devrimci olarak geçirdi ve cenaze töreninde bir genç kalabalıkları aşarak kendisi gibi devrimci selamı verdi; https://m.youtube.com/watch?v=me5asdlkad8 mekanı cennet makamı âli olsun.
trt'de yayınlanan dizi zamanlarında imza kuyrukları metrelerce sürsede bir süre sonra herkesin unuttuğu dava adamı. en çok da beni üzen şey birkaç ay önce elime geçen bir video da "kimse gelmiyor" demesiydi..allah rahmet eylesin.
"büyük bir entelektüel direnişçi olan nuri pakdil, hep sorgulayan bir bilincin,kendine özgü bir üslubun,tavrın,tarzın,duruş,ilişki ve algılayış biçiminin, tutarlı bir hayat, düşünce ve edebiyat tarzının, bütünlüklü bir hayat ve edebiyat anlayışının, inandığı değerlerle uyumlu bir hayat pratiğinin sahibi, tarihin bilinçli aşklı,tutkulu,öfkeli,hınçlı sorumlu tanığıdır.nuri pakdil,sıradışı bir kişiliktir, sıradışı bir edebiyat/sanat adamıdır, infial içerisinde bulunan bir vicdan sahibidir, her zaman yüksek gerilimler ve yoğunluklar içerisindedir; aşırı hassasiyetlerin,aşırı beklentilerin,sürekli coşkunluk içerisinde bulunan örneklerindendir. nuri pakdil,zaman zaman uyaran, zaman zaman tedirgin eden ,söyleyeceklerini en özlü bir biçimde yazan ve söyleyen, eski alışkanlıklardan bağımsız, hiçbir zaman konjonktürel bir tavrı olmayan, kimsenin "adamı" olmayan, hiçbir şekilde bir çıkar peşinde koşmayan, yalnızlığı bir hayat şekline dönüştüren,aykırı bir kişiliktir.yeterince tanınmayan, konuşulmayan, hakkı verilmeyen ve değeri bilinmeyen edebiyat dergisi ve nuri pakdil, büyük bir çığlıktır. edebiyat dergisi ve nuri pakdil, tarihin içerisinde ancak toplumun dışında yaşadı. nuri pakdil, toplumun dışında yaşadı ancak, bir fildişi kulesi olmadı. edebiyat etkinliklerini gereksiz, lüzumsuz, anlamsız gören bir toplumda, edebiyat'ın, özellikle de bizim çevrelerin ilgi duymadığı bir çerçevesi vardı.her tür hiçleşmenin,bayağılaşmanın,yüzeyselleşmenin,yozlaşmanın,insansızlaşmanın ve yok edici bir kültürün egemen olduğu bir dönemde, tarihsel yıkıntılar ortamında, edebiyat ve nuri pakdil, ilkelerinden ve sorumluluklarından ödün vermeden, günlük ve mevsimlik amaçlara ve ilişkilere yönelmeden, hayatı boyunca hiçbir şekilde maddi kazanç gibi bir kaygı taşımadan,bütün insanlık durumlarının ifadesi olan bir edebiyat anlayışını hayata kazandırdı.nitelikler konusunda hassas, entelektüel zevk ve estetik değerlendirme konusunda titiz, zor beğeniler ve zor seçimlerin adamı olan, ama kalabalıkların adamı olmayan nuri pakdil,yol arkadaşlarıyla yolunu ayırarak, kendi başına var olmayı seçti.üzerimizde düşünsel hakları olan,değerli düşünce ustasına,aziz vakitler, aziz uğraşlar ve ebedi nimetler diliyorum."atasoy müftüoğlu
güzel şahitlik kitabının yazarı saadettin acar tarafından hazırlanıp sunulan kalanlar programında bahsinin geçtiği bölüm şuracıktadır;https://youtu.be/eqrkazqolgq
“i̇htiyacımız olan esaslı ve soylu bir öfke.”
demişler.. şu günlerde ne kadar ihtiyacımız var..
demişler.. şu günlerde ne kadar ihtiyacımız var..