devlet – dertli sözlük

devlet

(b: adım devlettir benim)

adım devlettir benim
gece gündüz derdim
hizmet etmek sizlere
buyruklarım vazifenizdir sizin
sizi size rağmen yöneten
sizden fazla düşünen
benim

otoritersem totalitersem eğer
ve arada bir dövüyorsam sizi
sebepsiz değil
özgürlük adalet ve saire
sevmem
almayın ağzınıza böyle şeyleri
işte açık kapıları
gidin istediğiniz yere
ve düşünün
ne kadar lütufkar devletim diye

adım devlettir benim
asileşip kızdırmayın kafamı
vazifeniz kutsaldır bunu her yere yazın
vergi dedimse verin

tanrı buyrukları benden sonradır
ve onun buyrukları onanmazsa tarafımca
yapamazsınız öyle
bu da böyle biline

bazılarınız arada bir
bana karşı gelebilir
ah tabi bu da sebepsiz değil
özgürlük adalet isteyebilir

adım devlettir benim
bir bilseniz
sizi fişlemek için yılmadan
gece gündüz yağmur kar
nasılda uğraşırım
ellerim nasır bağlar
tokat atmaktan
darağacı çakmaktan
ve urgan bağlamaktan

beş yılda bir adam yerine koyar sayarım sizi sevinirsiniz
bazen çok çıkarsınız
deprem yangın trafik derken
elenebilirsiniz


adım devlettir benim
vurdukça size
kırmızı güller biter gül çehrenizde
renkten renge dönüşür kan gelir yüzünüze
zayıfsanız şişer yanaklarınız
kocaman olur gözlerinizi

gevşetirim bazen ipinizi
bakarım ne kadar da sevinirsiniz
on yılda bir ses tonunuz bozulur
yağsız kağnı gibi gıcırdak
mayıslar martlar eylüller ile
rektefe olursunuz

kimi zaman sizi sınıflara bölerler
çarparak
ve çarpılmış kişiliğinizle sizi
toplamak için
yine de kıyamam
ben tutarım elinizden

omuzlarınız düşer bazen aklıma
paketler yüklerim
kemerlerinizde delinecek yer kalmaz
şaşarım ben bile
güvenim artar size
güçlüsünüz
daha ne pakatler götürürsünüz
kimi zaman siz
açılmış kollarıma koşarsınız
mengene gibi sıkarım sizi
balyoz gibi ellerim saçlarınızı okşar
kan beyninize çıkar
dişleriniz arasından bir hatıra aynada
yanağınızda özlemle bakar

adım devlettir benim
her şeye yeter gücüm
sizlere eşitlik özgürlük vaadederim
kara-aydınlarım beni size anlatır
inanın ben bile şaşar kalırım

adım devlettir benim
bir düşüncenize yetmez gücüm
aklınız ve yüreğiniz
birleşirse eğer
aczime üzülmekten
adımı unuturum

sormayın kimim
başınızda göz aynada aksinizim
aslında ben sizin
ta kendinizim

-kenan yaşar-
maalesef bazı yiyicilerin ve tembellerin varlığına rağmen ilerletmek zorunda kaldığımız gemi...
platon'un meşhur kitabı. socrates'in avam halkla olan geyiklerinden oluşuyor.

biraz karıştırdım kitabı; gördüğüm kadarıyla sokrates abartılmış bir balondan ibaret. peygamber olduğunu falan iddia edenler var. bu, şu haliyle pek mümkün görünmüyor zira kitabın başında sokrates tanrılardan bahsediyor. eğer bunlar onun görüşüyse doğru düzgün bir tanrı inancı bile yok adamın. ha, kitabın son kısmında tek bir tanrı üzerine geyik çeviriyor ama o da pek iç açıcı değil. elimizdeki sokrates üzerinden değerlendirme yapalım ve bunların onun görüşleri olduğunu kabul edelim yoksa işin içine komplo teorileri girecek.

sokrates'in selefi damarıyla homeros'u tekfir ettiği bir kısım var; çocuklara anlatılan hikayelerde tanrıların kötü halleri anlatılmamalı gibisinden şeyler söylüyor. sonra'da homeros'a vay efendim sen niye ilyada'da bunları yazdın diye atar yapıyor.

yönetim şekillerini kıyasladığı kısımda da demokrasi en kötü ikinci yönetim şekli bu da ilginç. zaten başkanlık sisteminden hiç bahsetmemesi başlı başına bir rezalet.

ayrıca adamın anlattığı tüm yönetim biçimlerini, yöneticilerin hanımlarının tripleri şekillendiriyor. sokrates'e göre yöneticilerin eşleri ne kadar az bıdı bıdı ederse o yönetim şekli daha iyi oluyor.
hususan doksanların türkiyesinde ve halk nazarında bazan mukaddesattan sayılan ve akabinde araçlıktan amaç seviyesine çıkan girift yapı.

evet devlet karmaşık bir yapıdır ve içerisinde; hakiki mukaddesatın ikinci üçüncü dereceye atıldığı birçok mevzuuyu barındırabilir. hatta bazen gayr-ı şer'i birçok mesail ve meta içinde alınır satılır bulunur.

iş böyleyken bu yapının mukaddesattan sayılmaması, maksada hizmet eden hizmetçi bir araç olarak sayılıp muhafazasına dikkat edilmelidir.

askeriye de peygamber ocağı denerek araç mesabesinden çıkıp birnevi mukaddesat atfedilip kudsi sayıldı..
halbuki evladımız ölünce şehittir deyip ama sağken namaz kılmasına izin vermeyen bozuk kafalı, darbeci, hırsız ve ajanlardan mürekkep çok rütbeli herifler en büyük bir zararı; avamın üstüne mukaddesat örtüsü çektiği askeriye namı altında islama, vatana ve millete ve bilimum mukaddesata verdiler. türlü türlü cürümlerle yıkıcılık yaptılar.
biz mukaddestir dedikçe onlar o perde altında bütün mukaddesatımıza saldırdılar.

devlet hususunda da böyle bir yanlışa düşmemek gerektir. devletin kendisi mukaddes değildir. mukaddesata alet olacak sayısız içtimai araçlardan birisidir. islama karşı iyise muhafazasına çalışıp, kötüyse ıslahına çalışılmalı, musırrane zararlıysa diyeti kesilmelidir vesselam.