dinde zorlama yoktur – dertli sözlük
mantığının anlaşılması gereken ve çoğu kişinin arkasına sığındığı cümle.

-hadisene kalk artık sabah namazın gidiyor!
-ya git kardeşim, dinde zorlama yoktur git başımdan.
-estağfurullaah.
--- iktibas ---
dinde zorlama hem yoktur hem vardır. önce olmayan kısmına bir değinelim.

dinde zorlama, bir kişinin müslüman olmasının kılıç ile olmayacağını, veya başka türlü baskılarla insanların müslüman yapılamayacağını anlatır. kişi kendi hür iradesi ile islamı seçer ve kabul eder. bu konuda hiç bir zorlayıcılık kabul edilebilir değildir. baskı altında inkar nasıl sahih değil ise, baskı altındaki iman da sahih değildir.

zorlama vardır kısmı ise müslüman olanlar içindir. yani müslüman olan birisi namaz kılmıyor ise o kişi fıkıh mezheplerinde şekilleri değişmekle beraber baskı altına alınabilir. bunun için bilinen ve en yakın iki örnek aile içinde gerçekleşir. birincisi kocanın karısını itaat etmediği zaman dövebileceğini -bunun usulü başka yazıya nasipse- bizlere vahiy bildirir. ve yine hadiste namaz için çocuğun yetiştirilmesinde zor kullanılabileceğinden bahsedilir. ve fakat bu ikincisi konu ile yakından alakalı olduğu için usulü hakkında açıklama zaruri:

anne-baba çocuklarına tatlılık ve güzellikle islam'ı önce kendi hayatlarında yaşayarak sevdirmelidir. ki bu bir günlük iş asla değildir. on-on beş yıl sürer. yani zaman bu konuda iyi kullanılmalıdır. ve aşamalı bir eğitim süreci göz önünde bulundurulmalıdır. anne-babanın çocuklarını katil olmaktan sakındıkları gibi namaz kılmayan olmasından sakınmalarıda fıtridir. tabi bu müslümanlar için geçerlidir. ve tüm iyi niyetli çabalara rağmen baş edilemediğinden son bir çare olarak şiddete müracaat edilir. hırsızlık yapan çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması ve işin aslı güzellikle öğretilmesine rağmen buna devam ediyor ise, engel olmak adına dövmek gibidir bu durum.

gelelim toplum hayatındaki dini emirlerde zorlama olayına. burada zorlayıcı devlettir. yani bir fabrikada patron, bir ailede baba, millet içinde devlettir. islam yönetiminin var olduğu bir vatan üzerinde, her din sahibi kendi dininin hukuku ile cezalandırılır. yani iki musevi arasındaki olay musevi kanunlarına göre değerlendirilir. durum bu olunca herkes niye müslüman olduğunu ve müslümanlığın dışına çıktığında ne gibi yaptırımlarla karşılaşacağını bilir. dolayısıyla da cumhuriyet türkiye'sinde görüldüğü türden bir nüfus cüzdanı müslümanlığı gibi bir kavram ve durum oluşmaz. ki bu yaptırımın nasıl uygulanacağına dair iki tane tanımı sağlık vermem zaruri;

(bkz:emri bil marufun yapılış usulü)#141837
(bkz:haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır)#138066

(zaloglurustem--- iktibas ---
evvela şunu belirtmekte fayda var: bu cümle herhangi bir alışkanlık ya da ifade değildir, bakara suresi 256. ayette geçen bir ifadedir.
ayetin tamamı:

''dinde zorlama yoktur. doğruluk sapıklıktan kesin olarak ayrılmıştır. artık her kim tağut'a küfredip allah'a iman ederse, işte o, en sağlam kulpa yapışmıştır. allah, işitir, bilir.''

(http://www.kuranmeali.org/2/bakara_suresi/256.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx)

la ikrahe kelimesi ikrahe kerh kökünden türemiştir, tiksindirme anlamına da gelir. zor kullanılan insanın dinden de soğuyacağına da işaret eder.
ibadetler konusunda zorlama vardır. arkadaşınızı,eşinizi,çocuğunuzu namaza kaldırırken mesela ben dedim kalkmadı anlayışı olamaz müslümanda. zorlama buysa evet zorla namaza kaldırılmalıdır. gerekirse dövülmelidir de.
yanlış bir ifade. dine girmekte zorlama yoktur. yani birinin kafasına silah dayayıp zorla müslüman yapamazsınız ama islama davet edersiniz. efenmdimiz de öyle yapmıştır. insanları islama davet etmiştir. ama kimseyi öldürme tehtidiyle islama da çağırmamıştır. dinde zorlama konusuna gelince bal gibi zorlama vardır.
zorluk da yoktur.

ve evet mantığı iyi anlaşılmalıdır: bir adamı zorla sabah namazına kaldırmak dinde zorlamadır. allah özgür iradeyle ve gönülden yapılanı sever.
dinde zorlama yoktur, çünkü allah yarattığı hiçbir mahlukata vermediği akıl ve iradeyi insana vermiştir.
bu sebeble insan doğruyu yanlıştan ayırt edecek iradeye sahiptir. bundan sonrası kendi ile rabbi arasındadır.
dinde zorlama yoktur, i̇nsan hürdür elbette..i̇ster dünyada pişer, i̇ster ahirette..!! (necip fazıl kısakürek)
üstad noktayı koymustur.