antikapitalist müslüman gençler – dertli sözlük
1mayıs işçi bayramına katılarak solcular tarafından hayli takdir gören ve alkışlanan grup.
ihsan eliaçık fikriyatı doğrultusunda hareket etmekteler.
'işçinin hakkını alın teri korumadan verin' diyen bir peygamberin ümmetinin 1 mayıslara ihtiyacı olmadığını düşünüyorum.

müslüman olmak zaten onların bahsettiği manada anti kapitalist olmayı gerektiren şartları muhteva ettiği halde niçin ayriyeten antikapitalist vurgulamasına ihtiyaç duyuyorlar anlamıyorum.

mehmet ali birand'ın 32.gün programına katılmışlar en son. programı tam izlemedim sadece kısa bir bölümünü dinledim.

siyah pardösülü, büyük siyah başörtülü hanım ablamız konuşuyor. (*) (ifadelerinden entelektüel birikimin hayli fazla olduğu hemen anlaşılıyor.) (*)

(i: ' allah'tan başka otorite kabul etmeyen insan kimseden korkmaz...peygamber de bir köleydi, bir zenciydi, bir çocuktu..' dedi.)

çok derin siyer bilgim yoktur ama peygamber efendimizin köle ve zenci olmadığı ilkokuldaki din kültürü ve ahlak bilgisi kitaplarında bile geçerdi.
pöf dedim kapattım sonra.
seyyid kutub "yoldaki işaretler" isimli kitabında der ki;
"önceden islam ile ilgili konuşurken ve yazarken 'medeni islam' diye başlardım. sonra farkettim ki hata yapıyorum. çünkü islam zaten başlı başına bir medeniyet dinidir. sonra sadece 'islam' demek yetti bana."

şimdi bu beyana göre bakarsak, islam zaten antikapitalist bir dindir. lordları övmez, sermaye birikimine sert ve seviyeli davranır, infakı öğütler, kul hakkı kavramını önde tutar... zaten günümüzün modası, islamın nefse kolay gelen kısmını tutup, diğerlerine sırt dönmekten geçer. eğer bir genç tamamen kuran-ı kerîm ışığında yol çizse, yeryüzünün en yobaz adamı ilan edilir.
bu gençlik hareketi de, "bakın sevgili solcular ve demokratlar, biz sizin istediğinize daha yakın müslümanlarız. " demeye çalışıyor belli ki.

"onlar senin kendilerine yumuşak davranıp yağ yakmanı isterler ki, kendileri de sana yumuşak davranıp inanmadıkları halde yağcılık yapsınlar.
o halde itaat edip uyma, çok yemin edip duran alçaklara,
ayıp arayan kovuculukla söz getirip götürenlere,
hayıra engel olan saldırgan günahkarlara,
kaba, şerefsiz ve soysuz olan kimseye,
mal, mülk, evlat sahibiymiş diye,
böylesine ayetlerimiz okununca, 'eskilerin masallarıdır' der.
biz yakında onun burnunu, kibrini kıracak ve yakasını kurtaramayacağı bir zilletle damgalayacağız." (*)