çocukken dergi okumak – dertli sözlük
bizim çocukluğumuz için daha mümkündü galiba. türkiye çocuk dergisi olurdu evde, inanılmaz keyifle okurdum baştan sona. şimdiki gibi cazibesiyle çocukları büyüleyen ekranlar olmadığı için dergi gibi bir şey hem farklı hem eğlenceliydi, odaklanması da kolaydı.
aslında mesela oğlum da ekran karşısında geçirdiği zaman çok çok kısıtlıyken oturup saatlerce dergi, çalışma kitapları gibi şeylerle vakit geçirebiliyordu. ama artık çok daha kısa sürede sıkılıyor dergiden. her ayın başında ben ondan daha çok heyecanlanıyorum dergisi geleceği için.
şimdi pandemi döneminde iyice küçük zombilere dönüşüyorlar. çocuk dergilerinin hem okuma alışkanlığına katkısı var hem de çocuğun aktif katılımını gerektiren içerikleriyle hala dikkat çekici olabilirler. zombi olmak daha kolay tabi(çocuk için de ebeveyn için de), ama elinden aldığınız ekranın yerine koyacak bir şey sunmak gerekiyor. o yüzden yine de hala bu konuda değerlendirilebilir nitelikte çocuk dergileri.
(bkz:bizim bahçe)(bkz:altın çocuk)ilkokuldayken okur okur, bende dergi çıkaracağım deyip heveslenirdim. okuduğum dergilerden beğendiğim resimleri keser, a4 e yapıştırır; yanlarına yazılar, bilmeceler eklerdim. sayfaların bir kısmı da internetten bulup paint'e yapıştırıp düzenlediğim resimlerden ve yazılardan oluşurdu. :) birkaç tane de yine paint'te kendi çizmiş olduğum resimlerden ekler sonra bunları yazıcıdan çıkartıp sayfaları birleştirirdim. okula gidince de arkadaşlarıma okuturdum. değişik geliyordu onlara bu iş ama merak edip okurlardı. sonra ortaokula geçtik. (*) içimde hala dergicilik hevesi var. altı kişilik bir ekip kurmuştum. dönem sonuna yaklaşıp son sınavları da hallettikten sonra hocalar pek ders işlemez, bizi rahat bırakırlardı. bizde fırsattan istifade boş derslerde sıraları birleştirir dergi hazırlardık. bu sefer hazırladığımız dergiler daha hacimli olurdu. birkaç sayı çıkarmıştık. sonra içimizdeki bazı ticari kafalılar ''bunları satsak ya!'' deyince müşteri aramaya başlamıştık. sattık da. nasıl oldu bilmiyorum ama hepsini sattık. toplamda yirmi lira gibi bir para kazanmıştık. sonra o parayla öğle arasında abur cuburlar alıp hep birlikte yemiştik. işte böyle :) çocukken dergi okumak güzeldir. yazmaya, dergi çıkartmaya teşvik edebilir. sonra lisede böyle aksiyonlara girişmedik. dergilere yazı gönderdik. peki girişse miydik? kesinlikle evet diyorum.
" gonca ve adak " çocuk dergisi okumak... çizdiğimiz resimleri dergiye göderip , ertesi sayıda resmimizin çıkmasını heyecanla beklemek... güzel günlerdi...
köy okulunda, öğretmenin kızına aldığı dergileri ikinci elden okumak... şimdiki görsel şölenin dibine vuran sinema yapıtlarından bile daha renkli çizgi roman köşeleri vardı.
bağımlılık yapıyor.yaş ilerledikçe dergiden gazetelere, gazetelerden hikayelere, hikayelerden romanlara doğru devam eden bir terakkiye sebep olabiliyor.bu kadar okumasan bile bağımlılığın etkisidir herhalde bilemem, bir dergi abonesi kesin olunuyor....:-)